Examples of using "والأمل" in a sentence and their turkish translations:
güç, kuvvet ve umut.
ve bu, bana çok cesaret ve umut verdi.
Kabullenme ve umut arasındaki gergin problemi nasıl çözmeliyiz?
Tüm gergedanlar için en büyük tehdit insanlığın açgözlülüğü ve büyük bir kâr vaadi.