Examples of using "لسنوات" in a sentence and their turkish translations:
uzun yıllardır dans ediyordu.
Anıları yıllarca bastırdım,
O, yıllarca yurt dışında yaşadı.
O yıllarca sefil bir hayat sürdürmek zorunda kaldı.
Uzun yıllardır burada çalışırım.
Yıllarca Elektrikli Araç Birliği'nin başında
yıllarca girememişti bu ülkeye
Ay, yıllar boyunca sinesti içerisinde yörüngeye oturabilirdi,
yıllarca siyasiler tarafından koz olarak kullanıldı
Sanki yıllarca birbirlerini görmemişler gibi İki insan yürekten tokalaşıyorlardı.
gördünüz mü? Bize yıllardır anlatılan İslamiyet bu!
Ben yıllardır sağlıklıyım ve spor yapıyorum dedi ve virüse meydan okudu
yaşayan eski rakibi Hafter, Libya Ulusal Ordusu'nu kurmak için Libya'ya
uzun yıllar hayatta kalmayı başaran bir nörolog ve psikiyatrist.
Aramızda yıllarca zaman bir mesafe oluştu. Yani zaman ile mesafe arasında bir orantı var