Examples of using "كله" in a sentence and their turkish translations:
Gölgeler içinde...
Onun hepsini değiştireceğim.
Tamamen ve sapına kadar bir sahtekârım.
Bunlarla birlikte,
Bu tamamen size bağlı.
ve hepsini bir gülümse ile bitiren
Tüm farkı özgürlük yaratıyor.
Tüm farkı özgürlük yaratıyor
bir anda tüm dünyayı sarıverdi
Tüm vücudun canlanıyor.
Tüm dünya bi haber.
Tüm dünya büyük bir kriz yaşıyor
Tüm varlığı düşünüyor, hissediyor, keşfediyor.
Kutuplarda gece zifiri karanlığa boğulmaz.
Bu mektup için evin her yerini aradım.
Neden bu kadar çok kedin var?
Bu, tüm dünyadaki yolculukların 3'te 2'sine eşit.
Bundan daha müthiş bir duygu yok.
Bütün bu sadece anlamsız laf kalabalığı.
o da bütün bu olayın iletişim için ne kadar önemli olduğudur.
Köpekler bütün gece havladılar.
bu konu zaten bütün dünyanın gündeminde olduğu için
sonunda, Amerika Birleşik Devletleri'nin Suriye rejimine karşı yaptırımların
sadece Emirlikler değil, tüm dünyada ticari değişim için bir istasyon haline
Bu ay boyunca burada kalacağım.
benim için bütün bunların başladığı 2010 yılına götürmeme izin verin.
Bu bir meşale için oldukça iyidir. Bunu bir paraşüt ipiyle bağlayacağız.
düşman olarak gördüğü ve düşman olarak tüm dünyaya ilan ettiği adamla yan yana geliyor
bu sadece ortaya çıkan değerlerle yaklaşma yaklaşımı çok mu fazla olur?
- Asal sayılar hayata benzer, onlar tamamen mantıksaldır fakat, eğer tüm zamanınızı onun hakkında düşünmek için harcarsanız kurallarının bulunması imkânsızdır.
- Asal sayılar hayata benzerler, onlar tamamıyla mantıklıdır ama bütün zamanınızı bu konuyu düşünerek harcasanız dahi belirli bir kural bulmak imkansızdır.