Translation of "كلما" in Turkish

0.009 sec.

Examples of using "كلما" in a sentence and their turkish translations:

- كلما تقابلا بدآ بالجدال.
- كلما تقابلا تجادلا.

Her karşılaştıklarında, tartışırlar.

كلما احتفظوا باحتكارهم.

tekelde o kadar uzun süre tutunur.

لذلك، كلما تمتع الطفل بلياقة بدنية، كلما تعلم بصورة أفضل.

Yani çocuk daha formda oldukça daha iyi öğreniyor.

كلما ضعف غروره أكثر.

egosu da bir o kadar zayıf oluyor.

كلما ارتفع جدار البراءات،

Bir firma, patent duvarını ne kadar yüksek inşa ederse

كلما سيطرت عليك أكثر.

üzerinizde daha çok etki yapacaktır.

أشعر بالدوار كلما وقفت.

Ne zaman ayağa kalksam başım dönüyor.

أشعر بالسعادة كلما أراك.

Seni ne zaman görsem, mutlu hissediyorum.

كلما كثر عدد الأشخاص المحصنين، كلما كان بمقدورهم حماية هؤلاء المعرضين له

Daha fazla aşılanmış insan, o kadar fazla virüse karşı hassas olanları koruyabilir.

كلما جلست مع "بريا" سألتها

Ne zaman Priya ile otursam ve şu soruyu sorsam

‫كلما طال وقوفها في العراء...‬

Açıklıkta ne kadar kalırsa...

كلما بدأت باستباق أي حدث بسرعة ،

Bir olayla ilgili beklentiye girer girmez,

‫كلما كانت أعمق وأكبر‬ ‫كان أفضل!‬

Ne kadar derin ve büyük olursa o kadar iyi!

كلما سَهُل عليهم الاستمرار في المخاطرة

risk almaya devam etmeleri bir o kadar kolaylaşıyor olmasıydı.

كلما قـلّ خوفهُم، وشعورهم بالذنب، وتوترهم.

korku, suç ve stres seviyeleri düşmeye başladı.

كلما سمعت هذه الاغنية أتذكر طفولتي

- Bu şarkıyı her duyduğumda, çocukluğumu düşünürüm.
- Ne zaman bu şarkıyı duysam, çocukluğumu hatırlarım.

ويبين الرسم البياني أنه كلما اكتملت المقاييس

Bu grafikte, daha da fazla standart tamamlandıkça,

فالأمر ليس كما لو كلما نمت أكثر

Ne kadar çok uyursanız, ölüm riskiniz o kadar düşük

كلما استطعنا تكسير الطابوهات حول سن اليأس،

menopoz konusundaki bu tabuları daha çabuk yıkmamız,

وكلما تعلمت المزيد، كلما أردت التعلم أكثر.

Ne kadar çok bilirseniz, o kadar çok öğrenmek istersiniz.

‫كلما كان الخندق عميقاً،‬ ‫كان المرتكز قوياً.‬

Oyuk ne kadar derin olursa çapa da o kadar kuvvetli olur.

‫كلما طال بقائي هنا،‬ ‫ازداد شعوري بالبرودة‬

Burada bulunduğum sürece daha çok üşüyorum

هو أنه كلما زاد تعرضهم لهذه المخاطر،

bu zararlı risklere kendilerini ne kadar maruz bırakırlarsa

الآن، كلما حُفر الشيء بعمق في وعينا،

Daha derinlerde, bir şey bilinçaltınıza işlemiş,

‫كلما تميّز الصوت، سهل الوصول إلى الهدف.‬

Çağrı ne kadar belirgin olursa hedefi bulması o kadar kolay oluyor.

وتزيد احتمالية الإصابة كلما طالت مدة المحادثة.

Ve konuşmanız uzadıkça yükselmeye devam eder.

كلما وجدت شيئًا يعجبني، وجدته غاليا جدا.

Ne zaman hoşuma giden bir şey bulsam, hep pahalı olur.

لذا كلما نفكر، نحاول القيام بأقل وقت ممكن،

Yani ne zaman düşünsek, olabildiğince kısa düşünmeye çalışırız

كلما تمت معاملتك وكأنك لا تفهمين ما تقولينه،

Sanki ne konuştuğunu bilmiyormuşsun gibi muamele gördükçe

‫كلما طالت مدة بقائي هنا،‬ ‫يزداد شعوري بالبرودة‬

Burada ne kadar uzun süre kalırsam o kadar üşür

‫وبحكم التجربة،‬ ‫كلما زاد حجم العقارب قل خطرها.‬

Deneyimlerime dayanarak, daha büyük akreplerin daha az zehirli olduğunu söyleyebilirim.

رغم ذلك، كانوا كلما تعرضوا لمخاطِر في المُحاكِي،

Ancak simülatör aracılığıyla daha çok riske tabi tutulduklarında

ولكن كلما زاد عدد الأشخاص الذين بدأوا مدحني

Muhafazakârlarla geçinebilen bir liberal olduğum için

‫أكاد اشعر بأنه كلما تزايدت الحرارة‬ ‫ازددت ضعفاً.‬

Hava ısındıkça güçsüzleştiğimi hissediyorum.

كلما زاد عدد المصابين بالعدوى، زاد عدد المرضى

virüs bulaşan insan sayısı arttıkça virüs kapan insan sayısı arttı

‫كلما تسارعت دقات قلبك،‬ ‫سرى السم في جسدك أسرع.‬

Kalbiniz ne kadar hızlı atarsa zehir vücudunuzda o kadar hızlı dolaşır.

‫كلما سارعنا بالعثور على هذه الكائنات،‬ ‫سارعنا باستعاضة هذا الترياق المنقذ للحياة‬

Bu yaratıkları ne kadar çabuk bulursak hayat kurtarıcı panzehri o kadar çabuk şekilde yerine koyabiliriz.

كلما كان سامي يطالع حول الإسلام، كلّما كان يزداد إعجابا بهذا الدّين.

Sami'nin İslam'a olan sempatisi okudukça arttı.

الدوائر تبقى على شكلها لكن يتم تكبير حجمها كلما اقتربنا من أقطاب الأرض

Daireler şekillerini korur ancak kutupları yaklaştırdığınızda genişler.

يجب أن يقاتل في كل خطوة على الطريق ، والهجوم المضاد كلما أمكن ذلك ، وعرض المقاومة

her adımda savaşmasını, mümkün olduğunda karşı saldırıda

‫لكن الأمر العجيب هو أننا كلما اقتربنا منه،‬ ‫ندرك أننا متشابهان جدًا من نواح كثيرة.‬

Ama gariptir ki onlara yaklaştıkça birçok açıdan çok benzediğimizi fark ediyorsun.