Translation of "جدار" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "جدار" in a sentence and their turkish translations:

كلما ارتفع جدار البراءات،

Bir firma, patent duvarını ne kadar yüksek inşa ederse

وأقل قليلًا إذا تواجد جدار بالمنتصف.

arada duvar varsa daha az bir mesafeye.

لكنّ بناء جدار لا يتم بسهولة وسرعة.

Ama bir duvar, çabucak ve kolayca inşa edilmez.

ولكن بفضل جدار ميمار سنان والأقواس الداخلية

fakat Mimar Sinan'ın istinat duvarı ve içeriden yaptığı kemerler sayesinde

مائدة العشاء الأخيرة على جدار قاعة طعام الدير

Bir manastırın yemek salonun duvarına resmedilmiş son akşam yemeği tablosu

كان سقوط جدار برلين حقاً مناسبة بالغة الأهمية.

Berlin duvarının düşüşü gerçekten önemli bir fırsattı.

‫ولكن انظر، هذا مجرد جدار...‬ ‫من نبات الساوجراس أمامنا هنا.‬

Bakın, önümüzde uzun otlardan oluşan bir duvar duruyor.

كان لدي ملصق ضخم معلق لتمساح على جدار غرفة نومي.

Yatak odası duvarımda asılı dev bir timsah posteri var.

كان القلب مكونا من جدار من الخيالة، حوالي10,000 من الفرسان من جميع أنحاء الإمبراطورية

Onların ön cephesi süvari duvarıydı, yaklaşık İmparatorluğun her tarafından 10.000 atlı - Medes