Examples of using "كدليل" in a sentence and their turkish translations:
Mary bir zamanlar turist rehberi olarak çalışmıştı.
Sami, Mısır'da bir tur rehberi olarak çalıştı.
bir kavanoza koyup Kral Matthias'a Osmanlılara karşı savaştığının bir kanıtı olarak gönderir