Examples of using "فيروس" in a sentence and their turkish translations:
İtalyayla Türkiye'nin korona virüsle
Bizlere korona virüs sorulduğunda biz korona virüs için abi ya boş ver proje işte dedik.
Ama bu korona virüsten sonra
Bir de virüsten sonrası var
Bir virüs böyle görünür örneğin koronavirüsü.
Vücut geliştirme şampiyonu bana virüs hiçbir şey yapmaz ya
Zika (virüs) 6.6'ya kadar bir R-sıfır değerine sahip.
Peki, Covid-19, koronavirüsün neden olduğu hastalık?
2014'te Batı Afrika'da Ebola salgını başladığında,
Bu hikaye koronavirüsle ilgili bir şeye dikkat çekiyor...
bu yarasalarda hep virüs vardı da şimdi neden ortaya çıktı
virüsünün neden olduğu yeni bir salgının riskleri konusunda uyarıda bulundu
, virüsün topraklarındaki varlığını hızla reddetti. Ancak dünya , Corona'nın sonuçlarından henüz sona
"Bunun, grip virüsü gibi sonuçlanacağına inanmak istiyorum."
olduğunu düşünebilirsiniz . Ama Nepal virüsünde olabileceklerin daha benzer olabileceğini düşünüyorum.
Yirmi yıl önce dünyaya sızan yeni bir katil yayıldı. Tedavisi ve aşısı yok.
SARS'ta olandan çok daha fazla enfekte olmuş insan var.
ama başka bir sebepten kaynaklı telefonuna bilgisayarına virüs mü girdi?
Korona virüsü yüzünden üretilemeyen buğday sonucu un olmayacak
Çinin Wuhan kentinde başlayan korona virüs tüm Dünya'ya çoktan yayıldı bile
Korona virüsten öldü. İşin daha acısı ise bu korona virüsünü ilk tespit eden doktor da virüsten öldü.