Examples of using "الخطأ" in a sentence and their turkish translations:
Hata nerede?
Ben yanlış otobüse bindim.
Fadıl yanlış zamanda yanlış yerde idi.
kuzenini kazara öldürdüğü ortaya çıktı.
Hata nasıl gözlendi?
Ben yanlış trene bindim.
Hata neredeydi?
Sen aynı hatayı yaptın.
Tom aynı hatayı tekrar yaptı.
Bu hatayı düzeltirken:
Yanlış adrese gittim.
Senin hatalı numara çevirdiğine inanıyorum.
Tom yanlış otobüse bindi.
Yanlış trendesin.
Yanlış trendesiniz.
Tom yanlış trene bindi.
Tom yanlış otobüse bindi.
İlk hata, neyi ölçtüğümüz.
Sıkça yanlış şeylere takılır.
Onun yardımı reddetmek bir hataydı.
Tabaklar yanlış masaya gönderilmiş.
Hata ne zaman meydana geldi?
Leyla yanlışlıkla peruğunu ateşe verdi.
Tom Mary'ye yanlış anahtarı verdi.
Bizim düştüğümüz hataya düşer.
Johnny'nin neyi yanlış yaptığını boşver
bu onların değil, bizim suçumuz.
Korkarım ki koliyi hatalı şekilde adresledim.
Aynı hatayı tekrar yaptın.
Fadıl yanlış kadına düştü.
Kötü olarak, kahramanın hakkından geleceği
- Evet kazara kuzenimi bıçakladım,
Ayasofya'nın cami yapılması yanlış karar mı?
Mektubunu yanlışlıkla açtığım için özür dilerim.
Bu hatayı yapan ilk kişi değilsin.
Beyinde daha nelerin yanlış giderek
Mesela yalan söylemek tamamen yanlıştır.
peki, müze olarak kalsa yanlış karar mıydı?
O dosyayı yanlışlıkla sildim sanırım.
hatalı olduğunuz gerçeğini zihnimde nasıl yorumlayacağım?
Hiç kimse mükemmel değildir.
Sanırım o email'i yanlışlıkla Tom'a gönderdim.
600 yıl cami olarak kullanılan bir yerin tekrar cami olarak kullanılması yanlış değil
Onu yapan aslında Mary olduğu zaman sanırım yanlışlıkla onun Tom olduğunu söyledim.
yanlışlıkla bile girdiysen kredi kartı bilgilerini at bir tane mail al paranı geriye arkadaş yahu