Translation of "حافة" in Turkish

0.006 sec.

Examples of using "حافة" in a sentence and their turkish translations:

‫على حافة يدي!‬

Elimin tam kenarından ısırdı.

خيموا على حافة الماء.

Onlar suyun kenarında kamp yaptılar.

وقف على حافة الجرف.

O, uçurumun kenarında durdu.

سقط قلمي من حافة مكتبي.

Kurşun kalemim masamın kenarına düştü.

‫يكمن الأمان فوق حافة الجرف بـ100 متر.‬

Güvenlik için uçurumun kenarından 100 metre aşağı inmeleri gerek.

‫كانت خارج الوكر،‬ ‫تتحرّك بالقرب من حافة الغابة.‬

Yuvasından çıkmış, ormanın kenarında dolaşıyordu.

‫الوادي أضيق من اللازم.‬ ‫لذا، سأهبط بالحبل حتى حافة الوادي،‬

Kanyon çok dar. Ben de kanyonun kenarından halatla inip

في انتظار الهجوم الوشيك، وقفت القوات القرطاجية الموجودة أدناه على حافة الهاوية

Gelecek atağı bekleyen Kartacalı askerler kayalıklar üzerinde sıkı durdular.