Translation of "بوسع" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "بوسع" in a sentence and their turkish translations:

بوسع أي شخص تعلمها،

herkesin öğrenebileceği,

كان بوسع ليلى أن تقتل سامي.

Leyla, Sami'yi öldürmüş olabilirdi.

فإن بوسع ضربات القلب أن تفطر قلبك.

ilk dürtünüz kalbinizi korumak olabilir.

لم يكن بوسع الأطبّاء فعل أيّ شيء لليلى.

Gerçekten doktorların Leyla için yapabilecekleri hiçbir şey yoktu.

‫فكّرت قائلًا: "أتساءل إن كان بوسع أحد‬ ‫تعقّب أي شيء تحت الماء؟"‬

"Acaba su altında iz takip edilebilir mi?" diye düşündüm.

‫بتفوق أضواء المدينة على ضوء سماء الليل،‬ ‫لم يعد بوسع الحيوانات‬ ‫الاهتداء إلى طرقها بالنجوم.‬

Şehir ışıkları gece gökyüzünü aydınlığa boğduğundan hayvanlar, yıldızlara bakarak yol bulamaz oluyor.