Examples of using "اللعبة" in a sentence and their turkish translations:
O zaman oyun biter!
Oyun heyecan verici oldu.
bu oyunu hatırlayanınız var mı?
Oyun henüz bitmedi.
Oyunun kuralları değişti.
bu oyunu uydurmuşuz sanırım
Hadi, oyun kumandanızı alın ve bir karar verin.
en son oyun bittiğinde ise kimin kuyusu daha derinse o oyunu kaybeder
biz oyunu yine oynarız o dışarıya yine çıkarız
Mary oyundan sıkılmış gibi görünüyor.
ve genelde sizin çok sevdiğiniz gibi görünen
biz bu oyunu oynardık çok da zevkliydi zeka geliştirici
Oyun kumandasını alın. Bir karar vermelisiniz!
İsteklerine göre davranmadığında kendini oyunun dışına atarsın.
yahu iyi de bu oyunun amacı görevler yapmak mafyaya yardım ediyorsun
Oyun kumandanızı alın ve bir karar verin. Helikopter mi, uçak mı?
yani takım kurulamadığında erkekler futbol topuyla böyle bir oyun keşfetmiş
Topa çok fazla vurmak, golfçülerin oyunu zorlaştırmak için tasarlanmış engellerin üzerinden topu uçurabileceği anlamına gelir.