Translation of "جهاز" in Turkish

0.007 sec.

Examples of using "جهاز" in a sentence and their turkish translations:

شغّل سامي جهاز الإنذار.

Sami alarmı çaldı.

‫يقول جهاز التتبع إنها هنا.‬

Takip cihazı burada olduğunu söylüyor.

بواسطة جهاز مُعتمَد لقياس المشاعر.

duygu-ölçer ölçeklerle duygularını değerlendirdiler.

هيا ، لنصنع جهاز كمبيوتر معًا

ya beraber gelin bilgisayar yapalım desem

صنع جهاز كمبيوتر يسمى Macintosh

Macintosh adında bir bilgisayar yaptı

جهاز تحكم التلفاز تحت الأريكة.

TV uzaktan kumandası kanepenin altında.

كنت أبحث عن جهاز التحّكم.

Kumanda arıyordum.

اشترى لنا عمّي جهاز تلفاز جديد.

- Amcam bize yeni bir televizyon getirdi.
- Dayım bizim için yeni bir TV getirdi.

ثبّت سامي جهاز إنذار في منزله.

Sami, evine bir ev alarm sistemi kurdu.

‫تناول جهاز التحكم عن بعد واتخذ قرارك.‬

Hadi, uzaktan kumandanızı alın ve bir karar verin.

‫تناول جهاز التحكم في اللعبة واتخذ قرارك.‬

Hadi, oyun kumandanızı alın ve bir karar verin.

لذا فإن أفضل جهاز كمبيوتر في السوق

Yani piyasadaki en iyi bilgisayar

لذا فإن جوجل يُدار بواسطة جهاز كمبيوتر.

Yani Google, bir bilgisayar tarafından yönetiliyor.

ولكن يتم إدارتها بالفعل بواسطة جهاز كمبيوتر.

Ama gerçekten bir bilgisayar tarafından yönetiliyor.

واستخدام جهاز نووي لتبخير جزء من السطح.

ve yüzeyin bir kısmını buharlaştırmak için bir nükleer cihaz kullanmak.

أو مع تصميم جهاز تنظيم ضربات القلب الأول.

ya da ilk kalp pili tasarlanırken.

نيك بوستروم: نعم، لذا يوجد جهاز صغير هناك،

NB: Evet, şuradaki küçük cihaz,

‫لذا، تناول جهاز التحكم عن بعد‬ ‫واتخذ قرارك.‬

Uzaktan kumandayı alın ve bir karar verin.

‫لحسن الحظ أن لدي ‬ ‫جهاز الإرسال الخاص بالطوارئ.‬

Neyse ki acil durum telsizimiz var.

‫لذا تناول جهاز التحكم عن بعد وحدد اختيارك.‬

Uzaktan kumandanızı alın ve bir karar verin.

مثل عندما تسمع صوت جهاز الإنذار بوجود الحريق

Bu biraz yangın alarmını duyup,

صنع Apple-2 ، أول جهاز كمبيوتر شخصي خلفه

Arkasından ilk kişisel bilgisayar olan Apple-2'yi yaptı

‫لذا تناول جهاز التحكم عن بعد‬ ‫واتخذ قراراً سريعاً.‬

Uzaktan kumandanızı alın ve hemen bir karar verin.

‫لذا تناول جهاز التحكم في اللعبة‬ ‫واتخذ قراراً سريعاً.‬

Oyun kumandanızı alın ve hemen bir karar verin.

‫تناول جهاز التحكم عن بعد،‬ ‫يجب أن تتخذ قرارك.‬

Kumandayı alın, bir karar vermelisiniz.

‫تناول جهاز التحكم في اللعبة.‬ ‫يجب أن تتخذ قرارك!‬

Oyun kumandasını alın. Bir karar vermelisiniz!

بالنسبة لهؤلاء الذين يعتمدون على جهاز التهوية لكي يتنفسوا،

Nefes almak için ventilatörlere ihtiyacı olanlar için

هنا يريد أن يفعل جهاز كمبيوتر في ستيف جوبز

İşte Steve Jobs'da bilgisayar yapmak istiyor

كانت رغبة ستيف جوبز في صنع جهاز كمبيوتر شخصي

Steve Jobs'ın isteği kişisel bir bilgisayar yapmaktı

إذا كان بإمكان أي شخص الدخول إليه عبر جهاز متصل بالشبكة؟

bir evi anahtarla kilitlemenin ne anlamı var ki?

‫لذا تناول جهاز التحكم في اللعبة ‬ ‫وحدد اختيارك.‬ ‫المروحية أم الطائرة؟‬

Oyun kumandanızı alın ve bir karar verin. Helikopter mi, uçak mı?

كان كل ما احتجته هو هاتف ذكي، جهاز لوحي، أو حاسوب،

Tek ihtiyacınız, telefon, tablet veya bilgisayar,

مرت جميع الاتصالات الصوتية للمركبة الفضائية عبر جهاز اتصال الكبسولة أو

her saati çalıştı . Uzay aracına yapılan tüm sesli iletişimler

إلى حين أخبرته أنني أريد وضع نقود إضافية في جهاز التوقف السيارات ،

sonra da parkmetreye para atmam gerekiyor deyip

‫انظر، جهاز التتبع يقول إن "دانا"‬ ‫ما زالت في هذه الجهة مباشرة.‬

Evet, bakın. Takip cihazı, Dana'nın... ...hâlâ o tarafta olduğunu gösteriyor.

وفي أحد الأيام قال جهاز الذكاء الاصطناعي "من فضلك لا تعد تشغيلي".

Bir gün YZ "Lütfen beni yeniden başlatma" diyor.

جهاز التكييف الموجود هنا، أبقى حركة الهواء في هذا الجزء من المطعم.

Buradaki bir klima havanın, restoranın bu kısmında dolaşmasını sağladı.

ولكن هل حصل جهاز الكمبيوتر الخاص بك على فيروس على هاتفك لسبب آخر؟

ama başka bir sebepten kaynaklı telefonuna bilgisayarına virüs mü girdi?

جميع محتوياته إلى أي جهاز ، حتى تتمكن من مشاهدتها في أي وقت وفي أي مكان.

herhangi bir cihaza aktarılabilir, böylece istediğiniz zaman, istediğiniz yerde izleyebilirsiniz.