Examples of using "ذهب" in a sentence and their turkish translations:
gitti
O, mağazaya gitti.
O, mağazaya gitti.
Sami yalnız gitti.
Nereye gitti?
Jamal nereye gitti?
Fadıl yalnız gitti.
Sami yürüyüşe çıktı.
Ze bir şeyler içmeye gitti,
Aklım bir an paralara gitti
Fatih Portakal hiç gitmedi mi?
Spot da gitti mi?
- Tom giderse giderim.
- Tom giderse ben de giderim.
O saf altın mı?
Hasan okula gitti.
O, diğer tarafa geçti.
Babasının yerine o gitti.
Bilal okula gitti.
- Eve yürüyerek gitti.
- O, eve yayan gitti.
- O, eve yürüyerek gitti.
Tom Boston'a gitti.
Fadıl okula gitti.
- Fadıl üniversiteye gitti.
- Fadıl koleje gitti.
Sami bugün balığa gitti.
Sami, Leyla'yı ziyarete gitti.
Sami camiye gitti.
Sami, Leyla ile buluşmaya gitti.
Sami, Mısır'a gitti.
Sami ve Leyla kamp yapmaya gittiler.
Sami, Kahire'ye gitti.
Öğretmen gitmişti.
Brian Kate ile okula gitti.
- Konuşma gümüştür ama susma altındır.
- Söz gümüşse sükût altındır.
Sami dişlerini fırçalamak için banyoya gitti.
Sami, Leyla'yı almak için oraya gitti.
Az önce ki bahsettiğim şimdi kalmadı artık geçmişte
O nereye gitse karısı onunla birlikte gider.
O, pazartesi günü Newyork'a gitti.
O, Kyotoya hareket etmiş olabilir.
O, 1970'te Londra'ya gitti.
Tom ve Mary sahile gitti.
Fadıl, Dania'nın evine gitti.
Fadıl az önce eve gitti.
Sami'nin oğlu üniversiteye gitti.
Sami, Leyla'nın evine geldi.
Sami dedesinin ilacını almaya gitti.
Sami arabayla camiye gitti.
Babam Çin'e gitti.
Markku bir komşuyla birlikte bir gece kulübüne gitti.
Diğer taraftan gidelim! Nereye gitti?
35 yaşında askere gitti
şehre giderek askerlik arkadaşıyla karşılaştı
Bu düşünce bize kimden geçti dersiniz
Herkes oraya gitti, değil mi?
Oğlum, Londra'ya, doğduğum yere, gitti.
Tom bu öğleden sonra kent merkezine gitti.
Tom bir arkadaşla Boston'a gitti.
Fadıl araçla Dania'nın evine gitti.
Sami geçen hafta sonu ördek avlamaya gitti.
Şimdiye kadar Ay'a 12 kişi gitti
Borsamız tepetaklak gitti
O, ailesini terk etti ve Tahiti'de yaşamaya gitti.
Bizim kursa katılan adamlardan bir tanesi kuyumcuya gitmiş.
Birlikte müzeye gittiği Mary değildi.
Ortalarda dolaştı ve insanlara
Fadıl bir pizza aldı ve eve gitti.
Sami hastaneye gitmeyi bıraktı.
halk gerçekten imama inanmadı arifin peşine gitti
çocuğum ilk okula gitti bakın nasıl ders çalışıyor diye videosunu paylaşan
Ve geçmişe gidip onu öldüren kişiyi engellemeye çalışıyor
Profesör Ito dilbilimi eğitimi için Amerika Birleşik Devletlerine gitti.
O, tam kapanmadan önce, o son dakikada dükkâna gitti.
Söz gümüşse, sükut altındır.
Tom makine mühendisliği okumak için Boston'a gitti.
Sami, Leyla'yla yaşamak için Mısır'a gitti.
Sami geleneksel Müslüman haccı için Suudi Arabistan gitti.
O hala uyuyorken saat altıda uyumaya gitti.
Demiş ki ''Burada kıyma var mı? ''
kurmay yüzbaşı olarak ilk kıta vazifesine Suriye’ye gidiyor
2015'te bu öğretmenlerden sekizi bu yüzden hapse girdi
Eğer küresel ısınmayı kontrol altında tutamazsak
burdan çıkmış efendim sürekli batıya gitmiş dönmüş gelmiş
Napolyon sürgünden döndüğünde, Suchet onunla Paris'te buluşmaya gitti.
ABD baskısı Irak'ın projeyi tamamlamasını engelledi. Çin ...
Fadıl hastaneye geldi mi?
Üniversiteye gittiğinde Steve Jobs bu durumu biliyordu zaten
General Brune'de, ardından İsviçre'de Masséna'da oldukça etkili bir genelkurmay başkanı olarak görev yaptı
Fadıl, onunla daha fazla vakit geçirmek için Leyla'nın evine gitti.
Papa ile antlaşması bittikten sonra Fransa Kralının daveti üzerine Paris'e gitti
Sami, kahvaltı etmek için bara geldi.
Sami Cuma günü camiye gitti.
John dün Fransa'ya gitti.