Translation of "الصخرة" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "الصخرة" in a sentence and their turkish translations:

‫اختيار الصخرة الحادة‬ ‫كان خطأ‬

Keskin kayayı seçmek aslında bir hataydı

‫فلنر ما بأسفل هذه الصخرة.‬

Bakalım altında ne var? Yok.

‫لذا تبدو وكأن الصخرة تتحرّك ببطء.‬

Yani yavaşça uzaklaşan bir kaya gibi.

عندما تحطمت الصخرة من خلال سقفها

kaya tavandan düştüğünde

‫قلت: "حمدًا لله أنها بأمان.‬ ‫إنها أسفل الصخرة."‬

"Çok şükür güvende. Kayanın altında." dedim.

‫إنها تتسلّق الصخرة فحسب‬ ‫وتترك المياه وأنا شعرت...‬

Bir kayaya tırmanıp sudan çıktı.

‫حاول أن تجد الجزء الفعلي‬ ‫الذي كان حول الصخرة.‬

Kayanın çevresindeki kısmı bulmaya çalışıyorum.

‫حسناً، سنستخدم هذا الحبل،‬ ‫حول هذه الصخرة، وأهبط باستخدامه‬

Tamam, bu halatı bu kayaya dolayıp aşağı ineceğim

‫اختر "الحلقة التالية".‬ ‫حسناً، أتريد أن أُربط الحبل بهذه الصخرة؟‬

"Sonraki Bölüm"ü seçin. Pekâlâ, bu kayaya bağlamak mı istiyorsunuz?

‫الصعوبة في أن الكثير من هذه الصخور معلّقة.‬ ‫لست واثقاً من متانة الصخرة.‬

Zor olan kısmı, çok fazla çıkıntı olması. Kayaların da ne kadar sağlam olduğunu bilmiyorum.

‫انظر، سنتابع قلب ‬ ‫أي من هذه الصخور الأكبر حجماً.‬ ‫فلنر ما بأسفل هذه الصخرة.‬

Bakın, bu büyük taşların altına bakmaya devam edeceğiz. Bunun altındakine bakın.