Examples of using "أحياء" in a sentence and their turkish translations:
kendi çapında bizi hayatta tutan.
Örneğin entegre mahalle ve okullar.
Bizler karmaşık kimyasal reaksiyonların sonucu hayattayız.
Orangutanlar çoğu zaman palayla öldürülüyor veya benzinle yakılıyor.
Şu an ufak bir deniz biyoloğu gibi. Çok şey öğrendi.