Translation of "‫أو" in Turkish

0.013 sec.

Examples of using "‫أو" in a sentence and their turkish translations:

عاملًا أو زميلًا أو طالبًا أو أستاذًا

Bir işçi veya meslektaş, öğretmen veya öğrencisiniz.

أو الدنماركيين أو الفايكنج.

.

أو

yoksa

أو مع شريكك أو زوجك

veya sevgilinle ya da eşinle yapmıştın.

أو مشاكل مادية أو البطالة.

risk faktörleriyle bağlantılı olduğunu söylüyor.

فقبل أو خلال أو حتى بعد العملية أو الاختبار

Prosedür ya da test sırasında, öncesinde

أو من كان لديه درع أو كعب أو أسنان مضحكة.

en absürt zırha, dikenlere, dişlere sahip olanı düşünürler.

لأنّه سواء كنّا مسيحيين أو مسلمين، أو يهوديين أو ملحدين

Çünkü Hristiyan, Müslüman, Yahudi, Ateist,

أو عدم ارتباطهم أو انهيار علاقاتهم،

parasal zorluklar veya işsizlik gibi

أو مديري في العمل أو أطفالي.

patronumla veya çocuklarımla paylaşmasın.

الديني، أو السياسي، أو غير ذلك.

paylaşmasak bile birlikte yaşayabiliriz.

أو لكنيستك،

veya kilisenize ulaşın,

أو بالراحة؟

Yoksa bir rahatlama mı hissettirir?

أو أمي،

ya da annem,

أو بأجسادنا.

Veya cesetlerimizle.

أو Eminem.

ya da Eminem.

أو صنع سيارات بمليون دولار أو مليونين.

veya bir iki milyon dolarlık arabalar yapmak yerine

وعندما نستخدم مصطلحات كبطل أو شرير أو ضد البطل أو ضد الشر

Kahraman, kötü, anti-kahraman, anti-kötü gibi terimleri kullandığınızda,

أو بوذا أو حتى جنكيز خان أو أي شخص يمكنك التفكير به.

ya da Buddha, veya Cengiz Han, veya düşünmek istediğiniz herhangi biri.

أو على يديك، التي تستعملها بعدها لملامسة عينيك، أو أنفك، أو فمك.

Ya da elinize ve sonra elinizi burnunuza ya da ağzınıza götürmeniz.

فسياقات الكلمات تظهر في الجمل. تعبر الجمل عن الشخصيات. يمكن أن تكون الجمل مضحكةً، أو ذكيةً، أو سخيفةً، أو عميقة، أو مؤثرة، أو مؤذية.

Cümleler kelimelere içerik getirir. Cümlelerin kişilikleri vardır. Onlar komik, akıllı, aptal, anlayışlı, dokunaklı, incitici olabilirler.

يمكن أن تأتي بصخب أو باعتدال أو بلطف

Gürültüyle de gelseler, hafif hafif de gelseler

أو اقتراض المال من الصين أو البنك الدولي.

veya yardımlara bağlanmamız için bir sebep yok.

مثل الصدأ أو البايرايت، أو مثل نثرات الذهب،

pas veya pirit gibi

وبكينا، أحدنا أو الآخر أو كلانا، كل يوم.

Ya sadece o ya sadece ben ya da birlikte, her gün ağladık.

أو أنهوا عملهم في الجريدة أو في التلفزيون

Ya da gazetedeki ve ya televizyondaki işine son veriyorlar

فماذا يحدث إذا تبلل أو سكر أو نمل؟

peki ıslanırsa ne olur şeker mi bu karıncalar?

أريد أن أصبح طبيبة أو ممرضة أو مدرسة.

Ben bir doktor ya da hemşire ya da öğretmen olmak istiyorum.

‫سواء كنا في المنزل أو في المدرسة‬ ‫أو في العمل أو في الساحة السياسية،‬

İster evde olalım, ister okulda veya işte ya da siyasi bir arenada.

عمل كل إنسان، سواءً كان الأدب أو الموسيقى أو الصور أو العِمَارة أو أي شيء آخر، هو دائمًا صورة لنفسه.

Her erkeğin işi, ister edebi ya da müzik ya da bir resim ya da mimari ya da başka bir şey olsun, her zaman kendisinin bir portresidir.

الكحول أو المخدرات؟

Alkol veya uyuşturucuya mı?

الجنس أو الإباحية؟

Sekse? Pornoya mı yöneldin?

أو حبس نفسك

nefesini tuttun veya

أو "حلم الخيال"،

tanımladığını öğrendim

أو مكان عبادة،

bir ibadethaneye,

أو نادي تعرّ؛

bir striptiz kulübüne gitse;

للأفضل أو للأسوأ.

iyi ya da kötü yönde.

‫أو النسيج الخلوي.‬

ya da büyütkendokuyu yiyeceğim.

أو حركة البرمجة.

Kodlama hareketi mesela.

أو فكر ابداعي؟

Yaratıcı düşünmeye?

أو نظام لصحتك

veya sağlığınız için bir rejim gibi

رجل أو امرأة،

bir erkekle, bir kadınla,

أو ربما كهذا.

Ya da böyle.

أو المواقف الباهظة؟

Pahalı otoparklardan mı?

أو الرائحة الحادة؟

Ağır kokudan mı?

أو الإيجابية والسلبية،

olduğu görüşü

أو تكوّن أسرة

ne anlamlı bir kariyer yapabilir

‫أو لتُبعد المفترسات.‬

Ya da yırtıcıları kaçırmak için.

أو شخص يكذب

veya birileri yalan söylüyor

أو سوء الفهم

veya yanlış anlama olduğunu düşündü

نصنع أو نفعل

Yaptığımız veya yapacağımız

أو مياه نضيفة

veya tıbbi masraflar için

أو عناية طبية،

yeterli kaynakları yoktu.

لحم أو سمك؟

- Et veya balık?
- Et mi yoksa balık mı?

حتى ولو لم يكن جميلاً أو مريحاً أو مرضي.

Gerçeğin hoş olması, işine gelmesi veya gelmemesinden bağımsız.

وسواءً أخبروا هذه القصص بالكلمات أو الإيماءات أو الرسوم،

İster kelimelerle ister el kol hareketi veya çizimlerle söylesinler

أو ربما هو غريب نوعًا ما، أو حميمي قليلًا.

ya da biraz garip olduğunu, fazlaca özele girdiğini.

أو، أو يمكنني أن أشكك في علم المناخ ذاته.

Hatta iklim biliminin kendisinden şüphe etmek bile isteyebilirim.

هل نظرت إلى شيء أو جسم سماوي أو كوكب؟

Cisme veya gök cismine veya bir gezegene baktın mı?

أو إذا كان يحتوي على مادة أكثر أو أقل؟

onların geçmişleri nasıl değişirdi?

الذهاب للشاطئ، أو للحديقة، ليس بالضرورة خطر أو آمن.

Sahile ya da parka gitmek tehlikelidir ya da güvenlidir diyemeyiz.

ومن جانب آخر،عنما تشعر بالذنب أو العدوانية أو الاكتئاب

Diğer yandan, eğer suçluluk, düşmanlık, depresyon, vücudunuzda

ولا أعني بذلك الذين يأتون للتعقيم أو للخصي أو للقاح.

Kısırlaştırma, hadım veya aşı için gelenleri kastetmiyorum.

حفل زواج أو مؤتمر أو نزهة بمناسبة العودة إلى المدرسة...

bir düğüne, konferansa ya da okula dönüş pikniğine giderdim

عندما تفكرون في طفل، أو صديق حميم، أو شريك رومانسي،

Çocuğunuzu, yakın bir arkadaşınızı ya da duygusal partnerinizi düşündüğünüzde

ومن ثمّ يتم لفّها بخيوط أو بجلد غنم أو بالورق

ve onu koyun derisi veya kağıdın içine sardılar,

إما أمي أو لا أشربه أو رائحة الأصدقاء تأتي إلي

ya anne ya vallahi ben içmiyorum ya arkadaşlar içiyor kokusu benim üzerime geliyor

وفقا للقانون ، يحظر التمييز أو العيش أو ارتداء ملاءة سرير.

Yasaya göre ferace, yaşmak veya çarşaf giymek yasaklanmıştır

تعرفوا على شخصيتي، هل أنا هو أو هي أو هم.

Zamirlerimi bilin -- erkek, kız, onlar.

ابقِ يدك على فمك عند السعال أو العطس أو التثاؤب!

Öksürdüğün, hapşırdığın veya esnediğin zaman elini ağzına koy.

لكن ما هو الاختلاف الذي ربما أحدثه "المشير الحديدي" في Bautzen أو Dennewitz أو Leipzig أو Laon ،

Ancak, 'Demir Mareşal'in Bautzen, Dennewitz, Leipzig veya Laon'da yaratmış olabileceği ne fark, kışkırtıcı

ما يعني أنك تستطيع استخدامها بحرية لكتاب تعليمي، أو لتطبيق حاسوبي، أو لمشروع بحثي، أو لأي شيء!

Bu, onları bir ders kitabı için, bir uygulama için, bir araştırma projesi için, her şey için yeniden serbestçe kullanabileceğin anlamına gelir.

أو لمشاهدة الأفلام بمفردهم.

Tek başına sinemaya gider.

بعد أسبوعين أو ثلاث.

Sonra 2-3 hafta geçti.

أو ربما هذا وهم؟

Ya da belki, bu bir illüzyon mu?

أنها القدرة أو الاعتقاد

kendine güvenme ve bir görevi başarma konusundaki

لمن ستشكو أو تتحدث؟

Kiminle konuşurdu?

أو القيام بمحادثة TED.

ya da TED'de konuşmak gibi.

أو قياسات ثياب المرأة.

Kadın giyim beden ölçülerine ne demeli?

أو حتى حرارة النار.

ya da ateşin sıcaklığı gibi.

أو هذا ما ظننت.

Belki de öyle olduğunu düşündüm.

أو كنتم ضحية خيانة،

veya sadakatsizlik kurbanı olduysanız

أو إلى مركز حكومي،

bir devlet dairesine,

أو مكان لبيع الحشيش،

bir esrar dükkanına,

أو ذوي الإحتياجات الخاصة

nörolojik hastalıkları olanlar

‫أو نخيّم أعلى الشجرة.‬

ya da ağaçta kamp kuracağız.

‫أو نخيّم أعلى شجرة.‬

ya da ağaçta kamp kuracağız.

‫أو لكم من الوقت.‬

Ya da ne kadar süre.

‫أو... أجازف...‬ ‫وأقفز فحسب!‬

Ya da... Şansımı denerim... Ve atlarım.

أو أماكن صالحة للعيش.

ya da yaşanacak yerler.

أو "سد فجوة الأجيال."

Veya "Büyük nesiller arasındaki bölünmeyi aşmak."

نشعر بالحرج أو الذنب.

Utanıyoruz veya suçlu hissediyoruz.

سواءً كأفراد أو مجتمع،

hem bireysel olarak hem de toplum olarak,

تواصلوا معه أو معها

onunla iletişime geçin

أو يقترح إجراء عملية.

ya da ameliyat önerdiğinde sorun.

أو حول الملاعب الأولمبية.

Olimpiyat stadyumlarını düşünelim.

أو في خدمات التلفون.

veya cep telefonu servis personeli olabiliyorlar.

أو يمكنك مشاهدة نيتفليكس.

ya da Netflix izleyebilirsin.