Translation of "Yaşadılar" in Spanish

0.003 sec.

Examples of using "Yaşadılar" in a sentence and their spanish translations:

- Savaş sırasında köyde yaşadılar.
- Savaş sırasında kırsalda yaşadılar.

Ellos vivían en el campo en tiempos de guerra.

Birkaç yıl İspanya'da yaşadılar.

Han vivido un par de años en España.

Onlar burada yaşadılar mı?

- ¿Ellos vivían aquí?
- ¿Ellos vivieron aquí?

Ölene dek mutlu yaşadılar.

Vivieron felices para siempre.

Onlar mutlu bir hayat yaşadılar.

- Ellos vivían felices.
- Tuvieron una vida feliz.

Onlar bir masal düğünü yaşadılar.

Tuvieron una boda de cuento de hadas.

Onlar kısa bir flört yaşadılar.

Ellos tuvieron una breve cita.

Tilki ve ayı birlikte yaşadılar.

El zorro y el oso vivían juntos.

Fremont ve Sutter, California'da yaşadılar.

Fremont y Sutter vivían en California.

Savaş sırasında, onlar kırsal kesimde yaşadılar.

Ellos vivían en el campo en tiempos de guerra.

Onlar İngiltere'de ne kadar süre yaşadılar?

¿Cuánto tiempo vivieron en Inglaterra?

Ve ondan sonra hep mutlu yaşadılar.

- Y colorín colorado, este cuento se ha acabado.
- Y fueron felices y comieron perdices.

Çiftliklerde ya da küçük kasabalarda yaşadılar.

Ellos vivían en granjas o en pequeñas poblaciones.

6. yüzyılın başlarında yaklaşık aynı zamanda yaşadılar.

Vivieron aproximadamente al mismo tiempo a principios del siglo VI.

Mary ve Tom birlikte mutlu zamanlar yaşadılar.

María y Tom experimentan tiempos felices juntos.

O günden sonra mutlu bir şekilde yaşadılar.

Desde entonces vivieron felices.

Araplar, İslam'ın doğumdan önce Arap yarımadasının genelinde yaşadılar.

Los pueblos árabes vivían dispersos en la Península Arábiga antes del advenimiento del Islam.

Mary ve onun erkek arkadaşı dört yıl birlikte yaşadılar.

Mary y su novio vivieron juntos cuatro años.

Bir yılda yüzde beş daha fazla koroner plak rahatsızlığı yaşadılar

tenía un 5 % más de placa coronaria al año

Uzun bir süre yaşadılar ve bir sürü çocuk sahibi oldular.

- Vivieron felices y comieron perdices.
- Vivieron mucho tiempo y tuvieron muchos hijos.

Evlendiler, çoluk çocuk sahibi oldular ve hayatları boyunca mutlu yaşadılar.

Se casaron, tuvieron hijos, y a lo largo de sus vidas fueron felices.

Peri masalları genellikle "bir zamanlar" ile başlar ve "sonsuza kadar mutlu yaşadılar" ile biter.

Los cuentos infantiles suelen comenzar con la frase "érase una vez..." y terminan con un "...y vivieron felices y comieron perdices".

Uzun uzun zaman önce, bir maymun, bir tilki ve bir tavşan birlikte mutlu şekilde yaşadılar.

Hace mucho, mucho tiempo en India, un mono, un zorro y un conejo vivieron felizmente juntos.