Translation of "Yıllar" in Spanish

0.007 sec.

Examples of using "Yıllar" in a sentence and their spanish translations:

Mutlu yıllar!

- ¡Feliz Año Nuevo!
- ¡Feliz año!

Yıllar geçti.

Pasaron los años.

Son yıllar içerisinde,

Los últimos años,

Mutlu yıllar sana!

¡Feliz cumpleaños!

Mutlu yıllar Shishir!

¡Feliz cumpleaños, Shishir!

Yıllar çabucak geçiyor.

Los años pasan rápido.

Bu yıllar alacak.

Esto va a llevar años.

Yıllar boyunca acı çekmişlerdi.

llevaban muchos años de dolor

Yıllar sonra, sonuçlarını görüyorsunuz.

Años después, podéis ver las consecuencias.

Sovyet işgalinden yıllar sonra

Tras años de ocupación soviética,

Yıllar boyunca şehrimiz değişti

Durante años, nuestra ciudad había cambiado,

Bu yıllar önceydi. 1977'de.

Eso fue en el 1977.

Yıllar geçti ve işte buradayız.

Y han pasado muchos años. Aquí estamos.

Yıllar süren dava anlatıldı filmde

juicio de muchos años contado en la película

Dava çok uzun yıllar sürdü

El juicio tomó muchos años.

Yıllar önce golf oynamaya başladım.

- Comencé a jugar golf muchos años atrás.
- Empecé a jugar al golf hace años.

O uzun yıllar Ukrayna'da yaşadı.

Vivió en Ucrania muchos años.

Tenis oynadığımdan beri yıllar oldu.

Han pasado años desde la última vez que jugué al tenis.

Biz uzun yıllar kırsalda yaşadık.

Vivimos durante muchos años en el campo.

Ürünlerinin kalitesi yıllar geçtikçe kötüleşti.

La calidad de sus productos ha caído con el paso de los años.

Ailenin tanımı yıllar içinde değişti.

La definición de "la familia" ha cambiado en el curso de los años.

- Yıllar geçip gitti.
- Yıllar geçti gitti.
- Seneler geçip gitti.
- Seneler geçti gitti.

Transcurrieron muchos años.

Yıllar sonra ne duruma geldiklerini incelemek.

y ver qué ocurrió con ellos, años después.

Yıllar içinde çok fazla yosun yedim

He comido muchas algas en mi vida.

O zamandan beri çok yıllar geçti.

Pasaron muchos años desde entonces.

Yıllar ona yalnızca kötü alışkanlıklar kazandırdı.

Los años solo le han dado malos hábitos.

Yıllar önce burada bir kale vardı.

Hace muchos años aquí había un castillo.

Yabancı bir dilde uzmanlaşmak yıllar alır.

Lleva años dominar un idioma extranjero.

- O yıllar önceydi.
- O seneler önceydi.

Eso fue hace años.

- Mutlu yıllar!
- Yeni yılınız kutlu olsun!

- ¡Feliz Año Nuevo!
- ¡Feliz año!

- Hindistan uzun yıllar boyunca Büyük Britanya tarafından yönetildi.
- Hindistan uzun yıllar Birleşik Krallık tarafından yönetildi.

India fue gobernada por Reino Unido durante muchos años.

Ulusal Sağlık Hizmeti'nin yıllar süren psikoterapi için

y el NHS no puede costear tratamientos prolongados,

Ve gelecekte uzun yıllar devam etmek istiyoruz.

y esperamos continuar por muchos, muchos años más en el futuro.

Ay, yıllar boyunca sinesti içerisinde yörüngeye oturabilirdi,

La Luna pudo haber orbitado dentro de la sinestia por años,

Yıllar sonra start-up'ımı bırakma kararı verdim.

Años después tomé la dura decisión de dejar mi empresa

Önümüzdeki yıllar için 125.000 hemşire açığı var.

y tendremos un déficit de 125 000 enfermeros en los años venideros.

Ya aslında bakarsan o yıllar güzelmiş ha

En realidad, si lo miras, esos años son hermosos.

"Mutlu Yeni Yıllar." "Sana da aynısını diliyorum!"

"¡Feliz año nuevo!" "¡Igualmente!"

O, yıllar süren mutsuzluktan sonra onu boşadı.

Él se divorció de ella después de años de infelicidad.

Yıllar önce, ben Hiroşima'nın merkezini ziyaret ettim.

Hace muchos años atrás, visité el centro de Hiroshima.

Yıllar sonra şans eseri ona caddede rastladım.

Me lo encontré por casualidad en la calle después de años.

Ustalık çocukluktan itibaren günlük pratikte yıllar gerektirir.

El virtuosismo exige años de práctica cotidiana desde la niñez.

Pazar sabahından beri yıllar geçmiş gibi görünüyor.

Siento como si hubieran pasado años desde la mañana del domingo.

Yıllar önce bu ilke yaygın olarak tanınmıştır.

Hace años este principio era ampliamente reconocido.

Yıllar içinde yaşadığım en güzel Noel budur.

Ésta es la mejor Navidad que he pasado en años.

Yıllar sonra seni tekrar görmek çok güzel.

Es bueno volver a verte después de tantos años.

Biz yıllar sonra ise şöyle bir şeyle karşılaştık

Nos encontramos con algo así años más tarde

Biz yıllar sonra o bilgisayara I-mac diyecektik

Llamaríamos a esa computadora I-mac años después

Yıllar önce çektiği bazı olaylar şimdilerde gerçekleşmeye başladı

Algunos eventos que tomó hace años ahora están teniendo lugar

Yıllar süren hüsranlardan sonra, nihayet çabalarım meyve verdi.

Tras años de frustraciones, finalmente mi esfuerzo ha dado frutos.

Yıllar içinde her şeyin değiştiğini görmek eğlenceli olur.

Sería divertido ver cómo las cosas cambian a través de los años.

Bütün bu yıllar boyunca pek çok kez ölmeyi istedim.

Durante esos años, hubo muchas veces en que quise morir.

Uzun yıllar hayatta kalmayı başaran bir nörolog ve psikiyatrist.

que sobrevivió años en un campo de concentración nazi.

Haftalar, aylar ve yıllar geçtikçe, deniz ormanındaki hayvanlarla olan ilişkim

Mi relación con el bosque marino y sus criaturas se profundiza…

- Mutlu yıllar!
- Yeni yılınız kutlu olsun!
- Yeni yıl mübarek olsun!

- ¡Feliz Año Nuevo!
- ¡Feliz año!
- Feliz año nuevo.

Eski ev terk edildikten yıllar sonra harap bir hale gelmiş.

Después de estar abandonada por años, la vieja casa se vino abajo.

Ve bazı yazarların onları yazarken aylar, belki de yıllar harcadığını biliyordum.

y que algún autor había pasado meses, tal vez años, escribiéndolas.

Geçirdiği kazadan uzun yıllar sonra bazı hareket ve duyguları geri döndü.

había recuperado algo de movimiento y sensación años después de su accidente.

Yıllar boyu askeri eğitim dahil olarak çok iyi bir eğitim aldı.

El paso por años de extenso entranamiento militar y recibió una excelente educación.

Yıllar önce Everest Dağı'nda ölecek olan büyük İngiliz kaşif George Mallory'ye

Hace muchos años, se le preguntó al gran explorador británico George Mallory, que iba a morir en el monte Everest,

- Aradan kaç sene geçmiş.
- Aradan uzun yıllar geçmiş.
- Kaç yıl olmuş.

Han pasado tantos años.

Bir ağacı büyütmek yıllar alır, ve ama onu kesmek saniyeler sürer.

Tarda años en crecer un árbol, y sin embargo tarda segundos en cortarlo.

- Mutlu yıllar Muiriel!
- İyi ki doğdun Muiriel!
- İyi ki doğdun, Muriel!

¡Feliz cumpleaños, Muiriel!

- Yıllardır ondan çok şey öğrendim.
- Yıllar içinde ondan çok şey öğrendim.

He aprendido mucho con ella a través de los años.

- Mutlu yıllar Muiriel!
- İyi ki doğdun Muiriel!
- Doğum günün kutlu olsun, Muiriel.

¡Feliz cumpleaños, Muiriel!

O, yıllar önce ondan kitabı ödünç aldı ve onu henüz iade etmedi.

Ella le pidió prestado el libro hace muchos años y aún no se lo ha devuelto.

Yıldızın biz yıllar önceki halini görüyoruz. Çünkü o görüntü bize ışık hızıyla ulaşıyor.

Vemos la estrella como lo éramos hace años. Porque esa imagen nos alcanza con la velocidad de la luz.

Fakat karmaşa dolu yıllar sonrası Macar ordusu çok sayıda malzeme ve insan kaybı yaşadı

Pero tras años de conclifto el ejército húngaro también sufre grandes pérdidas de hombres y materiales.

- Cümle sayısı 888,888 sahibine mutluluk yıllarını getirecek.
- 888.888 numaralı cümle, sahibine mutlu yıllar getirecek.

La oración número 888.888 traerá años de felicidad a su propietario.

- Doğum günün kutlu olsun, Tom!
- Mutlu yıllar, Tom.
- Doğum günün kutlu olsun Tom.
- İyi ki doğdun Tom.

¡Feliz cumpleaños, Tom!