Translation of "Kalacaklar" in Spanish

0.003 sec.

Examples of using "Kalacaklar" in a sentence and their spanish translations:

Sanıyorumki evlerini satmak zorunda kalacaklar.

Creo que ellos van a tener que vender la casa.

Onlar ne kadar zaman kalacaklar?

¿Por cuánto tiempo se quedarán?

Bana geç kalacaklar gibi görünüyor.

Me parece que ellos llegarán tarde.

Çocuklar yerde uyumak zorunda kalacaklar gibi.

- Parece que los niños deberán dormir en el piso.
- Parece que los niños tendrán que dormir en el suelo.

Gelecek nesiller senin heykeline hayran kalacaklar.

Generaciones futuras contemplarán tu estatua.

Yeni davranış kurallarını ihlâl etmekten yakalanan gençler seyahat özgürlüğü haklarını kaybedecekler, ve bu hakkı geri almak için parasız toplum işini tamamlamak zorunda kalacaklar.

Los jóvenes que sean pillados violando las nuevas normas de comportamiento perderán su derecho a viajar libremente y tendrán que completar trabajos comunitarios no remunerados para recuperar su derecho.