Translation of "özgürlüğü" in Spanish

0.004 sec.

Examples of using "özgürlüğü" in a sentence and their spanish translations:

Özgürlüğü seviyorum.

Me gusta la libertad.

Tutukluya özgürlüğü verildi.

Al prisionero le dieron su libertad.

İnsanlar özgürlüğü sever.

La gente ama la libertad.

Bu basın özgürlüğü.

Esa es la libertad de prensa.

Dan ifade özgürlüğü yanlısıdır.

- Dan está a favor de la libertad de expresión.
- Dan apoya la libertad de expresión.

Onlar din özgürlüğü için savaştılar.

Ellos lucharon por la libertad de religión.

Bana özgürlüğü mü anlatmak istedin?

¿Querías hablarme de libertad?

İfade özgürlüğü ciddi şekilde sınırlandı.

La libertad de expresión fue firmemente restringida.

Bu ülkede din özgürlüğü yok.

En este país no hay libertad de religión.

Tom'un çok fazla özgürlüğü yoktur.

Tom no tiene mucha libertad.

- Tutuklu serbest bırakıldı.
- Tutukluya özgürlüğü verildi.

El prisionero fue puesto en libertad.

- Çok sayıda öğrenci konuşma özgürlüğü için savaştı.
- Çok sayıda öğrenci konuşma özgürlüğü için mücadele etti.

Un gran número de estudiantes luchó por conseguir libertad de expresión.

ABD'de din özgürlüğü Haklar Bildirisinin teminatlarından biridir.

En EEUU, la libertad de culto es una de las garantías de la Carta de Derechos.

Yeni davranış kurallarını ihlâl etmekten yakalanan gençler seyahat özgürlüğü haklarını kaybedecekler, ve bu hakkı geri almak için parasız toplum işini tamamlamak zorunda kalacaklar.

Los jóvenes que sean pillados violando las nuevas normas de comportamiento perderán su derecho a viajar libremente y tendrán que completar trabajos comunitarios no remunerados para recuperar su derecho.