Translation of "Farkı" in Spanish

0.006 sec.

Examples of using "Farkı" in a sentence and their spanish translations:

Farkı neydi?

¿Cuál era la diferencia?

Farkı biliyorum.

Sé la diferencia.

Farkı göreceksin.

Verás la diferencia.

Farkı ödeyeceğiz.

Pagaremos la diferencia.

- Farkı söyler misin?
- Farkı söyleyebilir misin?

¿Se nota la diferencia?

Farkı görebiliyor musun?

- ¿Puedes ver la diferencia?
- ¿Podéis ver la diferencia?
- ¿Puede ver la diferencia?
- ¿Pueden ver la diferencia?

Farkı anlıyor musun?

- ¿Entendés la diferencia?
- ¿Entiendes la diferencia?

Farkı görüyor musun?

- ¿Ven la diferencia?
- ¿Ves la diferencia?

Aradaki farkı tekrardan görebilirsiniz.

De nuevo pueden ver la diferencia.

Tüm farkı özgürlük yaratıyor.

La libertad marca toda la diferencia.

Tüm farkı özgürlük yaratıyor

La libertad marca toda la diferencia,

Ama bir farkı var

Pero hay una diferencia

Bütün farkı yaratan Güneş'tir.

El sol hace toda la diferencia.

Onların arasındaki farkı söyleyemem.

No puedo notar la diferencia entre ellos.

Aramızdaki yaş farkı önemsiz.

- La diferencia de nuestras edades es insignificante.
- Nuestra diferencia de edad es insignificante.

Ne yaptığım arasındaki farkı özdeşleştirdiğimde

y qué hacer en una acción alineada con nuestros valores,

Bu ikisi arasındaki farkı açıklayamam.

No puedo explicar la diferencia entre esos dos.

Onların arasındaki farkı fark etmedim.

No me había dado cuenta de la diferencia entre ellos.

Tom asla farkı fark etmeyecek.

Tom no notará nunca la diferencia.

Sadece eğitimdeki farkı %50 kadar azalttı.

entre los niños ricos y pobres en aproximadamente un 50 %.

Da Vinci'nin diğer insanlardan farkı şuydu

La diferencia de Da Vinci de otras personas era

Ahtapot izlerinin, deniz kestanesinden farkı ne?

¿Cuál es la diferencia entre las huellas de pulpo y las de erizo

Umarım farkı görecek kadar beynin vardır.

Espero que tengas cerebro suficiente para ver la diferencia.

İkisini dikkatlice karşılaştır ve farkı göreceksin.

Compara ambos atentamente y verás la diferencia.

Tom yıldızla gezegen arasındaki farkı bilmiyor.

Tom no sabe la diferencia entre una estrella y un planeta.

İnsanlar onlar arasındaki farkı kolaylıkla söyleyebilirler.

La gente les puede diferenciar con facilidad.

Diğer programlardan farkı ise oldukça basit olması

la diferencia con otros programas es que es bastante simple

Tom, Irak ve İran arasındaki farkı bilmiyor.

Tom no sabe la diferencia entre Irak e Irán.

Bu iki fotoğraf arasındaki farkı buldun mu?

¿Encontraste la diferencia entre estas dos fotos?

Doğru ve yanlış arasındaki farkı biliyor musun?

¿Acaso tú sabes la diferencia entre correcto e incorrecto?

Tom sıfat ve zarf arasındaki farkı bilmiyor.

Tom no sabe la diferencia entre un adjetivo y un adverbio.

Tom, Avusturyalı ve Alman arasındaki farkı bilmez.

- Tom no sabe la diferencia entre un austriaco y un alemán.
- Tom no conoce la diferencia entre un austriaco y un alemán.

Gerçek ve yalanlar arasındaki farkı söylemek zor.

Es difícil distinguir la verdad de la mentira.

Tom ayak ile bacak arasındaki farkı bilmiyor.

Tom no conoce la diferencia entre la pierna y el pie.

Tom gerçek ve fantezi arasındaki farkı bilmiyor.

Tom no sabe diferenciar la realidad de la fantasía.

O, iyi ve kötü arasındaki farkı bilmez.

No distingue el bien del mal.

Bu iki resim arasındaki farkı görebiliyor musunuz?

¿Ves la diferencia entre estos dos imágenes?

Bu iki resim arasındaki farkı söyleyebilir misin?

¿Puedes distinguir la diferencia entre estas dos imágenes?

Tom, doğru ve yanlış arasındaki farkı bilmiyor.

Tom no conoce la diferencia entre lo bueno y lo malo.

Gürültü ve ses arasındaki farkı kim çevirebilir?

¿Quién puede traducir la diferencia entre ruido y sonido?

Tom coğrafya ve jeoloji arasındaki farkı bilmiyor.

Tom no distingue entre geografía y geología.

Tom bir katot ve anot arasındaki farkı anlamıyor.

Tom no entiende la diferencia entre un cátodo y un ánodo.

Tom,Avrupa ile Avrupa Birliği arasındaki farkı bilmiyor.

Tom no sabe la diferencia entre Europa y la Unión Europea.

Tom bir araba ve bir vajina arasındaki farkı bilmiyor.

Tomás no conoce la diferencia entre un vagón y una vagina.

Tom bir şehir ve bir köy arasındaki farkı bilmiyor.

Tom no sabe la diferencia entre una ciudad y un pueblo.

Tom bir fabl ve bir masal arasındaki farkı bilmiyor.

Tom no sabe la diferencia entre una fábula y un cuento de hadas.

Tom gök bilimi ve yıldız bilimi arasındaki farkı bilmiyor.

Tom no sabe la diferencia entre astronomía y astrología.

Tom, pahalı şarap ve ucuz şarap arasındaki farkı söyleyemez.

Tom no puede distinguir la diferencia entre un vino caro y uno barato.

Tom bir tiyatro eseriyle bir opera arasındaki farkı bilmiyor.

Tom no sabe la diferencia entre una obra de teatro y una ópera.

Birçok kişi "loose" ve "lose" arasındaki farkı bilmiyor gibi görünüyor.

- Parece que mucha gente no sabe la diferencia entre "loose" y "lose".
- Parece que muchas personas no conocen la diferencia entre "flojo" y "perder".

Birçok insan "then" ve "than" arasındaki farkı bilmiyor gibi görünüyor.

Parece que mucha gente no sabe la diferencia entre "then" y "than".

Birçok insan "their" ve "they're" arasındaki farkı bilmiyor gibi görünüyor.

Parece que mucha gente no sabe la diferencia entre "their" y "they're".

Bana siyah çay ve yeşil çay arasındaki farkı tanımlayabilir misin?

¿Podría indicarme la diferencia entre el té negro y el verde?

Tom bu iki tuz markası arasındaki farkı tadabileceğini iddia ediyor.

Tom sostiene que puede degustar la diferencia entre estas dos marcas de sal.

Bir çok kişi İslamiyet ile Arap kültürü arasında ki farkı görememiştir

Muchas personas no han visto la diferencia entre el Islam y la cultura árabe.

Bu ise yeryüzü sistemindeki canlılık ve cansızlık arasında farkı temsil eder

representan la diferencia entre la vida y falta de vida en el sistema terrestre,

Her ne zaman yurtdışına gitsem saat farkı ve ishalden rahatsız olurum.

Siempre que salgo al extranjero, sufro de jet lag y diarrea.

Beyaz yumurtalar ile kırmızı yumurtaların arasında bir tat farkı var mı?

¿Hay diferencia de sabor entre los huevos blancos y los huevos rojos?

Buenos Aires ve New Jersey arasında iki saatlik bir zaman farkı var.

Hay dos horas de diferencia entre Buenos Aires y New Jersey.

İngilizce onun ana dili olmasına rağmen Tom "lose" ve "loose" arasındaki farkı bilmiyor.

A pesar de que el inglés es su lengua nativa, Tom no conoce la diferencia entre "perder" y "flojo".