Translation of "Edemez" in Spanish

0.009 sec.

Examples of using "Edemez" in a sentence and their spanish translations:

O devam edemez.

- No puede durar.
- Eso no puede durar.
- No va a durar.
- Eso no va a durar.

Thomas terk edemez.

Tomás no se puede ir.

Onlar dans edemez.

No pueden bailar.

- Kelimeler bunu ifade edemez.
- Sözcükler bunu ifade edemez.

Las palabras no lo pueden expresar.

- Hiç kimse bizi kontrol edemez.
- Kimse bizi kontrol edemez.

Nadie puede controlarnos.

Doğruyla yanlışı ayırt edemez.

Él no sabe distinguir el bien del mal.

Kimse bana yardım edemez.

Nadie puede ayudarme.

Tom size yardım edemez.

- Tom no puede ayudarte.
- Tom no puede ayudaros.

O, duygularını kontrol edemez.

Ella no puede controlar sus emociones.

Kimse bize yardım edemez.

Nadie puede ayudarnos.

O, arzularını kontrol edemez.

No puede refrenar sus deseos.

Tom Mary'ye yardım edemez.

Tom no puede ayudar a Mary.

John gürültüye tahammül edemez.

John no puede soportar el ruido.

Tom hediyeni kabul edemez.

- Tom no puede aceptar tu regalo.
- Tom no puede aceptar su regalo.

Tom sebzeye tahammül edemez.

- Tom no soporta a los vegetarianos.
- A Tom le dan asco los vegetales.

- Tom şimdi sana yardım edemez.
- Tom şimdi size yardım edemez.

Tom no puede ayudarte ahora.

Doktor sarhoş hastayı muayene edemez.

El médico no puede examinar al paciente borracho.

Tom burada çalışmaya devam edemez.

Tom no puede continuar trabajando acá.

Hiç kimse sana yardım edemez.

- Nadie puede ayudarte.
- Nadie te puede ayudar.

Tom artık bizi terk edemez.

Tom no puede dejarnos ahora.

Kelimeler bu yeri tarif edemez.

No hay palabras que describran este lugar.

Ateşin yandığı gerçeğini kimse inkar edemez.

Nadie puede negar el hecho de que el fuego quema.

Hiçbir ilaç bu hastalığı tedavi edemez.

Ningún remedio puede curar esta enfermedad.

Pahalı yemekler uyku eksikliğini telafi edemez.

Las comidas caras no compensan la falta de sueño.

Tom Mary kadar hızlı hareket edemez.

Tom no se puede mover tan rápido como lo hace Mary.

Dünyanın yuvarlak olduğu gerçeğini kimse inkar edemez.

Que la Tierra es redonda es un hecho que nadie puede negar.

Onun şimdi ne düşündüğünü kimse tahmin edemez.

Nadie puede adivinar lo que él está pensando en este momento.

Senden başka hiç kimse beni mutlu edemez.

Nadie más que tú puede hacerme feliz.

Ama yinede hiçbir yardım ve destek elde edemez

él no recibe ni respuesta ni ayuda del rey húngaro.

Çoğu Avrupalı, bir Japon'u bir Çinli'den ayırt edemez.

La mayoría de los europeos no puede distinguir un japonés de un chino.

- Kimse bana yardımcı olamaz.
- Kimse bana yardım edemez.

Nadie puede ayudarme.

Tom hasta, bu yüzden bugün bize yardım edemez.

Tom está enfermo, así que no nos puede ayudar hoy.

Hilalin sönük ışığı avcının müttefiki. Antiloplar uyumaya cüret edemez.

La luz menguante es la aliada del cazador. El ñu no se atreve a dormir.

Tom biraz meşgul, bu yüzden bugün size yardım edemez.

Tom está un poco ocupado, y no puede ayudarte hoy.

Hiç kimse Leanne'in benim kız arkadaşım olduğu gerçeğini inkar edemez.

Nadie puede negar el hecho que Leanne es mi novia.

Hiçbir şey vakum içindeki ışık hızından daha hızlı seyahat edemez.

Nada puede ir más rápido que la velocidad de la luz por el vacío.

Her zaman düşmanlarını affet. Hiçbir şey onları daha fazla rahatsız edemez.

Perdone siempre a sus enemigos. Nada los irrita más.

Dans etmek söz konusu olduğunda hiç kimse Michael Jackson gibi hareket edemez.

Cuando se trata de baile, nadie se mueve mejor que Michael Jackson.

Kimse senin kabul etmeni istemedi fakat en azından senden farklı görüşlere sahip olan insanlar olduğunu kabul edemez misin?

Nadie te ha pedido que estés de acuerdo, pero ¿no puedes aceptar al menos que hay gente que tiene un punto de vista diferente del tuyo?

Hatalısınız. Papa Cenapları her açıdan hatalıdır. Mesih buraya Kolomb'la birlikte gelmedi. Gelen Deccaldi. Yerli soykırımı, II. Dünya Savaşındaki soykırımdan daha kötüydü, papa bile bunu inkar edemez.

Está equivocado, Su Santidad está equivocado, lo digo con respeto. Cristo no llegó aquí con Colón, quien llegó fue el Anticristo. El holocausto indígena fue peor que el Holocausto de la Segunda Guerra Mundial, ni el papa ni nadie puede negar eso.