Translation of "Yolculuktan" in Portuguese

0.005 sec.

Examples of using "Yolculuktan" in a sentence and their portuguese translations:

Uzun bir yolculuktan döndüm.

Voltei de uma longa viagem.

Böyle uzun bir yolculuktan sonra yorgun olmalısınız.

Você deve estar cansado, após tão longa viagem.

Bagajını taşıyayım. Yolculuktan yorgun olmalısın ve o ağır olmalı.

Deixe-me levar suas bagagens. Você deve estar cansada da viagem e elas devem estar pesadas.

- Onun yolculuğu iptal etmesini ikna etmeye çalışarak zor bir zaman geçirdim.
- Onu yolculuktan vazgeçirmeye çalışırken epey zorlandım.

Eu tive dificuldade tentando persuadi-lo a cancelar a viagem.

- Tom iki saat yol gittikten sonra bir ihtiyaç molası verdi.
- İki saat yolculuktan sonra Tom bir ihtiyaç molası verdi.

Depois de duas horas na estrada, Tom deu uma paradinha para se aliviar.