Translation of "Olmuştur" in Portuguese

0.009 sec.

Examples of using "Olmuştur" in a sentence and their portuguese translations:

Kültür karmaşası bizim düşmanımız olmuştur

A confusão cultural se tornou nosso inimigo

Cinayetlerin sayısında bir artış olmuştur.

Houve um aumento no número de assassinatos.

ABD bir dünya gücü olmuştur.

Os Estados Unidos se tornaram uma potência mundial.

- Senin nasihatın bana her zaman yardımcı olmuştur.
- Tavsiyelerin bana hep yardımcı olmuştur.

Seus conselhos são sempre úteis para mim.

- Tom bana her zaman nazik olmuştur.
- Tom her zaman bana nazik olmuştur.

Tom sempre foi gentil comigo.

...dünyanın en kuzeyinde yaşayan kurbağa olmuştur.

esta é a rã com distribuição mais setentrional do planeta.

Geceler her daim bize yabancı olmuştur.

A noite sempre nos foi estranha.

Bu bana çok yardımcı olmuştur. Pekâlâ.

Isso ajudou-me muitas vezes. Certo.

Tom yıllardır benim bir arkadaşım olmuştur.

Tom tem sido meu amigo há anos.

Bu her zaman bu şekilde olmuştur.

- Sempre foi desse jeito.
- Isso sempre foi assim.

Fiyatlar son üç yıldır istikrarlı olmuştur.

Os preços têm se mantido estáveis pelos últimos três anos.

"Kumul köpek balığı" olarak adlandırıldığı da olmuştur.

Às vezes, chamam-lhe "tubarão das dunas".

Son yıllarda elektronik bilgisayarlar giderek önemli olmuştur.

Nos últimos anos, os computadores eletrônicos tornaram-se cada vez mais importantes.

Sizin tavsiyeniz bana her zaman yardımcı olmuştur.

Seus conselhos sempre foram muito úteis para mim.

Hikayeye, çizgi romana bir çok şeye konu olmuştur

tem sido objeto de muitas histórias, quadrinhos,

Kremlin'de çalışmak benim ömür boyu süren düşüm olmuştur.

- Trabalhar no Kremlin sempre foi meu sonho.
- Trabalhar no Kremlin é o sonho da minha vida.

Japonya'da, Ōmukade adındaki dev kırkayak efsanesine ilham kaynağı olmuştur.

No Japão, inspirou a lenda dum centípede gigante chamado Ömukade.

Çin ve Japonya arasındaki ilişkiler son zamanlarda gergin olmuştur.

As relações entre China e Japão têm sido tensas recentemente.

- Tom her zaman adildi.
- Tom her zaman adil olmuştur.

- Tom sempre foi justo.
- Tom tem sido sempre justo.

Tom'un davranış şekli ile ilgili çok sayıda şikâyetler olmuştur.

Tem havido muitas reclamações sobre a maneira como Tom se comporta.

- Hepimizin inişli çıkışlı dönemleri olmuştur.
- Hepimizin iyi ve kötü günleri vardır.

Todos nós temos nossos altos e baixos.

Hayata karşı bakış açısı umarım bizler için de bir ilham kaynağı olmuştur

Espero que a perspectiva da vida tenha sido uma inspiração para nós também