Translation of "Leyla'yı" in Portuguese

0.028 sec.

Examples of using "Leyla'yı" in a sentence and their portuguese translations:

Fadıl, Leyla'yı Rami'yle tanıştırdı.

- Fadil apresentou Layla a Rami.
- O Fadil apresentou Layla ao Rami.

Fadıl evde Leyla'yı bekledi.

Fadil esperou por Layla em casa.

Fadıl, Leyla'yı eve getirdi.

Fadil trouxe Layla para casa.

Fadıl, Leyla'yı evde bıraktı.

Fadil deixou Layla na casa.

Sami'nin amacı Leyla'yı öldürmekti.

A intenção de Sami era matar Leila.

Sami, Leyla'yı doktorlara götürdü.

Sami levou Leila ao médico.

Sami, Leyla'yı tekrar aramadı.

Sami não ligou de volta para Layla.

Sami, Leyla'yı suçlamak istemedi.

Sami não quis ofender Layla.

- Fadıl sık sık Leyla'yı yendi.
- Fadıl sık sık Leyla'yı dövdü.

Fadil frequentemente batia em Layla.

Fadıl, uyurken Leyla'yı başından vurdu.

Fadil atirou em Layla na cabeça quando ela estava dormindo.

Fadıl artık Leyla'yı görmek istemiyordu.

Fadil não quis mais ver Layla.

Fadıl, Leyla'yı sağ kaşından vurdu.

A bala disparada por Fadil perfurou a sobrancelha direita de Layla.

Fadıl, Leyla'yı başka erkeklerle yakaladı.

Fadil pegou Layla com outros homens.

Fadıl çıkar için Leyla'yı öldürdü.

Fadil matou Layla por dinheiro.

Sami'nin yanıtı Leyla'yı şok etti.

A resposta de Sami chocou Layla.

Fadıl, sigorta parası için Leyla'yı öldürdü.

Fadil matou Layla pelo dinheiro do seguro.

Fadıl, Leyla'yı yatakta başka biriyle buldu.

Fadil encontrou Layla na cama com outra pessoa.

Sami, Leyla'yı tenha bir mezarlığa çağırdı.

Sami chamou Layla para um cemitério isolado.

Sami, Leyla'yı eşarplarından biri ile boğdu.

- O Sami asfixiou a Layla com uma das écharpes dela.
- O Sami asfixiou a Layla com uma das golas dela.
- O Sami asfixiou a Layla com um dos cachecóis dela.
- O Sami asfixiou a Layla com uma das suas écharpes.

Sami, Leyla'yı yeni dairesine kabul etti.

Sami recebeu Layla em seu novo apartamento.

Fadıl, Leyla'yı terk edilmiş bir eve götürdü.

Fadil levou Layla para uma casa abandonada.

Fadıl, Leyla'yı dürüst bir kadın yapmak istedi.

Fadil queria fazer de Layla uma mulher honesta.

Fadıl, Leyla'yı tatlı bir kadın olarak gördü.

Fadil via em Layla uma mulher afável.

Sami onun saçlarını keserek Leyla'yı küçük düşürdü.

Sami humilhou Leila cortando-lhe o cabelo.

Sami, Leyla'yı bıçaklamaya devam etmeye karar verdi.

- Sami decidiu continuar a esfaquear Leila.
- Sami decidiu continuar apunhalando Leila.

Fadıl, Leyla'yı araçla onunn arkadaşının evine kadar götürdü.

De carro, Fadil levou Layla para a casa da amiga.

Fadıl, zarif Leyla'yı acımasız bir dünyadan kurtarmak istedi.

Fadil queria salvar a delicada Layla de um mundo escabroso.

Fadıl, Leyla'yı iki gece boyunca odasında kilitli tuttu.

Fadil manteve Layla trancada em seu quarto por duas noites.

Fadıl, Leyla'yı öldürmek için bir silah satın aldı.

Fadil comprou uma arma para matar Layla.

Fadıl, Leyla'yı uyuşturmak için güçlü bir sakinleştirici kullandı.

Fadil usou um poderoso sedativo para drogar Layla.

Fadıl, Leyla'yı işe alarak bir hata yaptığını hissediyordu.

Fadil sentiu que tinha cometido um erro contratando Layla.

- Fadıl onun bekaretini aldıktan sonra Leyla'yı terk etti.
- Fazıl, Leyla'nın ırzına geçtikten sonra onu terk etti.
- Fadıl, Leyla'nın bekâretini bozup onu terk etti.

Fadil abandonou Layla depois de tirar-lhe a virgindade.