Translation of "Hayatım" in Portuguese

0.008 sec.

Examples of using "Hayatım" in a sentence and their portuguese translations:

Hayatım değişti.

Minha vida mudou.

Hayatım sıkıcı.

A minha vida é chata.

Hayatım tehlikede.

Minha vida está em perigo.

Iki hayatım olsa

se eu tivesse duas vidas,

Bu benim hayatım.

- É minha vida.
- É a minha vida.

Hayatım onsuz boş.

Minha vida é vazia sem ele.

Bu benim hayatım!

- É minha vida.
- É a minha vida!

Hayatım bir çelişkidir.

Minha vida é uma contradição.

Benim hayatım bitti!

- Minha vida está acabada!
- Minha vida acabou-se!
- Minha vida acabou!
- Minha vida está insuportável!

Hayatım boyunca neredeydin?

Onde você esteve durante toda a minha vida?

Hayatım boyunca çalışıyorum.

- Eu estive trabalhando a minha vida toda.
- Estive trabalhando a minha vida toda.

Hayatım çok zor.

Minha vida é muito difícil.

Hayatım çok sıkıcı.

Minha vida é tão chata.

Harika bir hayatım var.

- Eu tenho uma grande vida.
- Eu tenho uma vida bacana.

Hayatım boyunca burada yaşadım.

Vivi aqui a vida toda.

Benim hayatım yaşamaya değmez.

Minha vida não vale a pena ser vivida.

Hayatım açık bir kitap.

Minha vida é um livro aberto.

Bunu hayatım boyunca yaptım.

Eu fiz isto a minha vida toda.

Hayatım sensiz anlamsız olurdu.

Minha vida não teria sentido sem você.

Bunu hayatım boyunca yapıyorum.

Tenho feito isso minha vida inteira.

O gün hayatım değişti.

Minha vida mudou naquele dia.

O gün, hayatım değişti.

Naquele dia, minha vida mudou.

Hayatım sensiz tamamen boş olurdu.

Minha vida seria completamente vazia sem você.

Bütün hayatım boyunca Boston'da yaşadım.

Eu vivi em Boston minha vida toda.

Hayatım boyunca o günü bekledim.

- Eu esperei toda a minha vida por este dia.
- Esperei toda a minha vida por este dia.

Ben hayatım boyunca çok çalıştım.

- Eu trabalhei duro a vida toda.
- Trabalhei duro a vida toda.

Onunla tanıştığımdan beri hayatım değişti.

Minha vida mudou desde quando eu a conheci.

Bütün hayatım boyunca ne yapıyorum?

O que eu estive fazendo durante a minha vida inteira?

Onu bütün hayatım boyunca yaptım.

Eu fiz isso a minha vida toda.

Hayatım için yalvarmamı ister misin?

Queres que eu implore pela minha vida?

Bunu bütün hayatım boyunca yaptım.

Tenho feito isso minha vida inteira.

- Yaşantım dört dörtlük.
- Hayatım mükemmel.

Minha vida é perfeita.

- Hayatım boyunca burada yaşadım.
- Bütün hayatım boyunca burada yaşadım.
- Ömrüm burada geçti.

Vivi aqui a vida toda.

Hayatım boyunca bir süpermarkette çalışmak istemiyorum.

Não quero trabalhar num supermercado a vida toda.

Bu anı tüm hayatım boyunca bekledim.

Esperei por este momento minha vida toda.

Onunla tanıştığımdan beri hayatım aynı değil.

Minha vida não tem sido a mesma desde que a conheci.

Neden benim hayatım bu kadar sıkıcı?

Por que minha vida é tão chata?

Ben bu sözleri bütün hayatım boyunca saklayacağım.

Eu guardarei estas palavras por toda a vida.

Sizin hayatım boyunca beklediğim kadın olduğunuzu düşünüyorum.

Acho que você é a mulher que eu estive esperando por toda minha vida.

Ben bütün hayatım boyunca böyle bir hikaye duymadım.

Nunca ouvi tal história em toda a minha vida.

- Hayatım tehlikede mi diyorsun?
- Hayatımın tehlikede olduğunu mu söylüyorsun?

Você está dizendo que minha vida corre perigo?

Bütün hayatım boyunca seni arıyordum ama sen olduğunu bilmiyordum.

Estive te procurando a minha vida inteira mas eu não sabia que era você.

Örnekle anlatırsak sanırım daha iyi anlayacağız. Benim hayatım boyunca şimdiler var.

Se explicarmos com um exemplo, acho que entenderemos melhor. Agora existem na minha vida.

- Yaşadığım sürece onu bir daha görmeyeceğim.
- Yaşadığım sürece onu tekrar hiç görmeyeceğim.
- Hayatım boyunca onunla bir daha görüşmeyeceğim.

Não voltarei a vê-lo enquanto viva.