Translation of "Giren" in Portuguese

0.003 sec.

Examples of using "Giren" in a sentence and their portuguese translations:

Tom giren son kişiydi.

Tom foi o último a entrar.

Tom odaya giren ilk kişiydi.

Tom foi o primeiro a entrar na sala.

- Buraya giren tüm umutlarını kapıda bıraksın.
- Buradan içeri giren umudunu geride bıraksın.

- Deixai toda esperança, ó vós que entrais.
- Abandonai a esperança, todos vós que entrais aqui.
- Abandonai toda a esperança, vós que entrais.

Alan Shepard uzaya giren ilk Amerikalıydı.

Alan Shepard foi o primeiro americano a ir para o espaço.

Araya giren UFO nükleer bir yakıtla çalışıyordu

OVNI interveniente estava funcionando com combustível nuclear

Oradan tekrar içeriye giren kuvvet çizgilerinin oluşturduğu alana

de lá para a área formada pelas linhas de força entrando novamente

Daha yeni üç yaşına giren bir oğlumuz var.

Temos um filho que fez três anos agora.

Işte bu yüzden yarasanın vücuduna giren virüs çok dirençli bir şekilde karşımıza çıkıyor

É por isso que o vírus que entra no corpo do morcego aparece de maneira muito resistente.

Aynı nehirde iki kez yıkanılmaz; çünkü ne nehir aynı nehirdir, ne de nehre giren kişi aynı kişidir.

Nenhum homem jamais pisará no mesmo rio duas vezes, pois nem o rio será o mesmo rio nem o homem será o mesmo homem.