Translation of "çalışıyordu" in Japanese

Tom gülmemeye çalışıyordu.

トムは笑いをこらえていた。

Her zaman piyano çalışıyordu.

- 彼女はピアノを練習していた。
- 彼女はいつもピアノを練習していた。

Sanırım birini kandırmaya çalışıyordu.

彼女はかつごうとしたのだと思います。

Dün akşam ofiste çalışıyordu.

彼は昨夜オフィスで働いていました。

O, gece gündüz çalışıyordu.

- 朝から晩まで忙しく働いていた。
- 朝から晩まで、忙しく動き回っていたからなあ。

Ken o zaman çalışıyordu.

ケンはその時走っていました。

Eve geldiğimde Tom çalışıyordu.

- 私が帰宅したとき、トムは勉強していました。
- 私が帰ったときは、トムは勉強してたよ。

Ken'i ziyaret ettiğimde, o çalışıyordu.

私が健を訪問した時、彼は勉強していました。

Saat çalışıyordu ama alarm çalmadı.

時計は動いていた。しかし目覚ましのベルが鳴らなかった。

Tom yüksek sesle gülmemeye çalışıyordu.

- トムは必死に笑いを押し殺していた。
- トムは必死に笑いをこらえていた。

O, gelirini giderine denkleştirmeye çalışıyordu.

彼女は収入内でやりくりしようとした。

- O, iki yakasını bir araya getirmeye çalışıyordu.
- O, kıt kanaat geçinmeye çalışıyordu.

彼女は収入内でやりくりしようとした。

Alabama'daki fakir ortakçılara yardım etmeye çalışıyordu

彼は 綿花の収穫減少にあえぐ アラバマの貧しい小作農を

Köpek balığı onu üstünden atmaya çalışıyordu.

‎サメは振り払おうとする

Tom, bütün gün çalışıyordu, dinlenmek istedi.

トムは一日中働いていたので、一休みしたいと思った。

İki yakasını bir araya getirmeye çalışıyordu.

彼は収入の範囲でやりくりしようとした。

Yüzyılın dönümünde çocuklar hâlâ fabrikalarda çalışıyordu.

世紀の変わり目に子供たちはまだ工場で働いていた。

- Ken yanımda çalışıyordu.
- Ken yanımda koşuyordu.

ケンは私と並んで走った。

Onun yerine ne zaman gitsem, o çalışıyordu.

彼のところへ行くたびに彼は勉強していた。

Tom Boston'da büyük bir firma için çalışıyordu.

トムはボストンにある大企業に以前は勤めていた。

Tom geçen yaz bir tercüman olarak çalışıyordu.

去年の夏、トムは通訳として働いていた。

19. yüzyılda Batılılar haftada 60 saatten fazla çalışıyordu.

19世紀には西洋人は 週に60時間以上働いていましたが

Kaza meydana geldiğinde, o üç yıldır fabrikada çalışıyordu.

その事故が起こったとき、彼はその工場でもう３年間働いていた。

O, gerçekten olduğundan çok daha genç görünmeye çalışıyordu.

彼女は年よりうんと若くみせようとした。

Biz onu ziyaret ettiğimizde o altı aydır romanı üzerinde çalışıyordu.

私たちが訪問したときは、小説に半年間も取り組んでいたんですから。

Köylü Lakchmamma değerli keçisi aniden koşmaya başladığında Karnataka'daki bir tarlada çalışıyordu.

カルナータカ州で ラクシママが畑にいる時― 大事なヤギが逃げました

Freddy geçen ay mezarlıkta vardiyalı olarak çalışıyordu, bu yüzden normal saatlerde çalışan arkadaşlarından herhangi birini göremiyordu.

フレデイはこの一ヶ月というものずっと夜勤だったため、正常な時間に働いている友人達に会う機会がまるでなかった。