Translation of "Yaşayacak" in Polish

0.003 sec.

Examples of using "Yaşayacak" in a sentence and their polish translations:

Yaşayacak evim yok.

Nie mam gdzie mieszkać.

Yaşlı insanlar, uğruna yaşayacak bir şeye ihtiyaç duyar.

Starzy ludzie potrzebują celu w życiu.

Sadece yaşayacak bir yer bulup bulamadığınızı merak ediyordum.

Zastanawiałem się, czy udało ci się znaleźć jakieś miejsce dla siebie.