Translation of "çift" in Polish

Çift, ​​nişanlarını bozdu.

Para zerwała swoje zaręczyny.

Bir çift küpe aldım.

Kupiłam kolczyki.

Bir çift gibi davranalım.

Udawajmy, że jesteśmy parą.

Çift kol kola yürüyordu.

Szli pod ramię.

Çift mutlu bir hayat sürdü.

Para prowadziła szczęśliwe życie.

On iki, çift bir sayıdır.

Dwanaście to liczba parzysta.

Kışın çift battaniye ile uyurum.

Podczas zimy śpię pod dwoma kocami.

Bu tembel hayvan çift ampüte geçirdi

Ten leniwiec przetrwał podwójną amputację.

Çift için ​​artık birlikte yaşamak zordur.

Tej parze jest trudno wytrzymać, mieszkając razem.

O bir çift ayakkabı satın aldı.

On kupił parę butów.

Sandalyenin altında bir çift eldiven buldum.

Znalazłem parę rękawiczek pod krzesłem.

On iki çift beyin siniri vardır.

Istnieje dwanaście par nerwów czaszkowych.

On iki çift kranial sinir vardır.

Są dwie pary nerwów czaszkowych.

- Bir çift kayak botu satın almak istiyorum.
- Bir çift kayak ayakkabısı satın almak istiyorum.

- Chcę kupić buty narciarskie.
- Chcę kupić sobie buty narciarskie.

Bir yeri yakınlaştırmak için haritayı çift tıklayın.

Dwukrotnie kliknięcie powiększa fragment mapy.

Ben bir çift deri ayakkabı satın aldım.

- Kupiłem parę skórzanych butów.
- Kupiłam parę skórzanych butów.

Her çift sayı iki asal sayının toplamıdır.

Każda liczba parzysta jest sumą dwóch liczb pierwszych.

Çift dilli bir ülke olmak gerekiyor. Bundan kaçış yok. Çift dilli bir ülke olmak gerekiyor. Evet.

Będziecie musieli stać się dwujęzyczni. Nie da się inaczej.

Çift, evlerini dekore etmek için çok para harcadı.

Para wydała sporo pieniędzy na umeblowanie ich domu.

Arkamı döndüğümde bir çift güzel yeşil göz aşağıdan bana bakıyordu

ale zobaczyłem pod sobą parę pięknych zielonych oczu.

İki kişi aynı siyasi davayı paylaşınca çift olmak daha kolay.

Ludzie łatwiej się ze sobą wiążą, jeśli walczą we wspólnej sprawie.

Şu çift güzel lokantalarda yemek yerken oldukça az para harcar.

Ci dwoje wydają sporo pieniędzy na jedzenie w drogich restauracjach.