Translation of "çıkıntı" in Polish

0.007 sec.

Examples of using "çıkıntı" in a sentence and their polish translations:

Zor olan kısmı, çok fazla çıkıntı olması. Kayaların da ne kadar sağlam olduğunu bilmiyorum.

Trudność mogą stanowić te nawisy. Nie jestem pewien, jak mocna jest skała.

Bakın, şu çıkıntı yapan kayalığın altına sığınabiliriz. İhtiyacınız olan bu, sadece güneşten kaçıp gölgeye girmek.

Moglibyśmy schronić się pod tą małą skalistą wychodnią. To wystarczy, by uciec od tego słońca w cień.