Translation of "Yapılacak" in Japanese

0.008 sec.

Examples of using "Yapılacak" in a sentence and their japanese translations:

Toplantı yarın yapılacak.

会議は明日開かれる。

Toplantı üç'te yapılacak.

その会は3時から行われることになっています。

- Konferans Tokyo'da gerçekleşecek.
- Konferans Tokyo'da yapılacak.
- Toplantı Tokyo'da yapılacak.

- 会議を東京ですることになっている。
- その会議は東京で開催される予定だ。

Yeteneğine göre ödeme yapılacak.

給料は君の能力次第だ。

Toplantı önümüzdeki Perşembe yapılacak.

会合は来週木曜に開かれるはずです。

Konferans öbür gün yapılacak.

- 会議は明後日東京で開かれる予定です。
- 会議はあさって東京で開かれる予定である。

Yapılacak az şey var.

やることはもうほとんど残っていない。

Yapılacak bir şey yok.

- 仕方がないよ。
- 仕方がない、それはいかんともしがたい。
- どうしょうも無いのね。
- それは避けられない。

Sergi önümüzdeki ay yapılacak.

その展覧会は来月開かれるでしょう。

Festival gelecek hafta yapılacak.

そのフェスティバルは来週開催されます。

- Hâlâ yapılacak çok iş var.
- Hâlâ yapılacak çok şey var.

- やるべきことがまだたくさん残っている。
- なすべきことがまだたくさんある。
- やらないといけない事はまだたくさんあります。

Daha yapılacak çok iş var.

やるべきことがまだたくさん残っている。

Beyzbol maçı önümüzdeki hafta yapılacak.

その野球の試合は来週行われる。

Hâlâ yapılacak çok şey var.

やるべきことがまだたくさん残っている。

Hâlâ yapılacak çok iş var.

やるべきことがまだたくさん残っている。

Onun yapılacak çok şeyi vardı.

- 彼はすることがたくさんありました。
- 彼には為すべきことがたくさんあった。

14 Mart'ta Hesse'de yerel seçimler yapılacak.

地方選挙は3月14日にヘッセンで行われます。

Onunla ilgili yapılacak bir şey yok.

- 手の下しようが無い。
- 手の施しようがないんだよ。
- もう打つ手がないんだよ。

Bizim kampüs festivali önümüzdeki hafta yapılacak.

学園祭は来週行われることになっている。

Toplantı en erken gelecek hafta yapılacak.

その会合は早くても来週になるでしょう。

Hepimizin gelecekte yapılacak bir şeyi var.

私たちは誰でも、将来何かすることがあります。

Sana çalışmana uygun olarak ödeme yapılacak.

- 働きに応じて支払われます。
- あなたの働きに応じて賃金が支払われる。

Yapılacak hala bir sürü iş var.

- やるべきことは、まだたくさんあるぞ。
- すべきことは、まだいくらでもあるよ。

Buzullarımızı korumak için yapılacak savaşı sahiplenmeleri gerekiyor.

氷河を守る闘いを 主導してもらわなければなりません

Sana yaptığın işin miktarına göre ödeme yapılacak.

- 君の賃金は仕事量に応じて支払われる。
- 君の資金は仕事量に応じて支払われる。

Toplantı cumartesi günü saat 10.30'da yapılacak.

その会は土曜日の午前10時半に開かれます。

Öğretmen "Sınav gelecek hafta bu gün yapılacak" dedi.

「試験は来週の今日行います」と先生は言った。

Bu öğleden sonra yapılacak bir şeyin var mı?

午後から何か用事がありますか。

Bu durumdayken yapılacak ilk şey, panik hissiyle mücadele etmektir.

こんな状況に陥った時は パニックと戦うんだ

Bunu daha önce yapmalıydın. Şimdi yapılacak bir şey yok.

君はそれをもっと早くやるべきだったのに。今となってはどうしようもない。

Yapılacak en iyi şey bir uzmanın onu onarmasını istemektir.

- 一番良いことは専門家にしてもらうことだ。
- 一番いいのは、専門家に修理を依頼することだよ。

Yapılacak çok az şey olması beni hayal kırıklığına uğrattı.

やることが少なくて失望した。

Bu egzersiz benim için yardım almadan yapılacak kadar kolaydır.

この練習問題は、私がひとりでできるくらいやさしい。

- Onun düğünü ne zaman yapılacak?
- Onun düğünü ne zaman düzenlenir?

彼女の結婚式はいつですか。

Yapılacak en iyi şeyin bu ışığı açık bırakmak ve tüm böceklerin

このライトを置いておいて―

Onun yakalamak için hangi yaklaşımı kullanmalıyız? Yapılacak en iyi şeyin, ışıkla birlikte bunu bırakıp

どうすればつかまえられる? このライトを置いておいて―