Translation of "Yağmaya" in Japanese

0.179 sec.

Examples of using "Yağmaya" in a sentence and their japanese translations:

- Tekrar yağmaya başladı.
- Yağmur tekrar yağmaya başladı.

また雨が降り始めた。

Kar yağmaya başlıyordu.

雪が降り始めていた。

Yağmur yağmaya başladı.

雨が降りはじめた。

Yağmur yağmaya başlamıştı.

雨が降って来ました。

Kar yağmaya başladı.

- 雪が降り出した。
- 雪が降り始めた。

Yağmaya devam ediyor.

雨が降り続いています。

- Az önce yağmur yağmaya başladı.
- Sadece yağmur yağmaya başladı.

- たった今雨が降り始めた。
- ちょうど雨が降り出した。

Yine kar yağmaya başladı.

雪が降りだした

Aniden yağmur yağmaya başladı.

- 突然雨が降り始めた。
- 急に雨が降り始めた。

Çok yağmur yağmaya başladı.

- 本格的に雨が降り出した。
- 雨が本降りになってきた。

Aniden, yağmur yağmaya başladı.

- 突然雨が降り出した。
- 突然雨が降り始めた。
- 急に雨が降り始めた。
- 急に雨が降ってきた。

Şiddetli yağmur yağmaya başladı.

雨が激しく降り始めた。

Sadece yağmur yağmaya başladı.

- たった今雨が降り始めた。
- ちょうど雨が降り出した。

Sonunda yağmur yağmaya başladı.

- ついに雨が降り始めた。
- とうとう雨が降り出した。

Akşam yağmur yağmaya başladı.

夕方から雨が降り出した。

- Bardaktan boşanırcasına yağmur yağmaya başladı.
- Şiddetli bir yağmur yağmaya başladı.

雨が土砂降りに降り始めた。

Bunun üstüne, yağmur yağmaya başlar.

その上雨が降り出している。

Az önce kar yağmaya başladı.

ちょうど今雪が降り始めた。

Akşama doğru yağmur yağmaya başladı.

夕方近く雨が降りだした。

Yağmur yağmaya başladığında, neredeyse başlamamıştık.

私たちが出かけたとたん雨が降り始めた。

Yağmur yağmaya başladığında evden ayrılıyordum.

私が家を出ようとしていると雨が降り出した。

Az önce yağmur yağmaya başladı.

たった今雨が降り始めた。

Ben yürürken, yağmur yağmaya başladı.

私が歩いているとき雨が降り出した。

Ben yağmur yağmaya başladığını düşündüm.

私は雨が降り始めたのだと思った。

Yağmur yağmaya başladığında biz başlamak üzereydik.

出かけようとしていると雨が降ってきた。

Evden çıkar çıkmaz yağmur yağmaya başladı.

家を出るか出ないかのうちに雨が降り出した。

Çok uzaklaşmamıştım ki, yağmur yağmaya başladı.

遠くまで行かないうちに雨が降りだした。

O yağmur yağmaya başladığında çamaşırları yıkadı.

雨が降り出すと彼女は洗濯物を取り込んだ。

Yağmur yağmaya başlıyor. Lütfen şemsiyemi paylaş.

雨が降り出した。どうぞ傘にお入りください。

Yağmur yağmaya başladı ve o ıslandı.

雨が降りだして彼女はぬれてしまった。

Çok geçmeden önce kar yağmaya başlayacak.

まもなく雪が降り出すだろう。

Kısa sürede yağmur şiddetli yağmaya başladı.

まもなく雨が本降りになってきた。

Kısa süre sonra yağmur yağmaya başladı.

まもなく雨が降り出した。

Tam dışarı çıktığımda, yağmur yağmaya başladı.

ちょうど出かけようとしていたところ、雨が降り出した。

Parti başlar başlamaz yağmur yağmaya başladı.

その一行が出発するやいなや、雨が降り出した。

Yağmur yağmaya başladığında bir mil gitmemiştim.

1マイルも行かないうちに雨が降り出した。

- Kar yağmaya başladı.
- Kar yağışı başladı.

- 雪が降り出した。
- 雪が降り始めた。

Oraya varır varmaz, yağmur yağmaya başladı.

- 私たちがそこに着くとすぐに雨が降り出しました。
- そこに着くとすぐに雨が降り始めた。

Eve varır varmaz yağmur yağmaya başladı.

私たちが帰宅したとたんに雨が降り出した。

Yağmur yağmaya başladığı için kameramı kullanamadım.

雨が降り出したから、私はカメラを使えなかった。

Onlar başlar başlamaz yağmur yağmaya başladı.

彼らが出発するか、しないかのうちに、雨が降り出した。

Evden ayrılır ayrılmaz yağmur yağmaya başladı.

彼が家を出るか出ないうちに雨が降り始めた。

Yağmur yağmaya başlayınca, arkadaşımın şemsiyesine sığındım.

雨が降り始めると、私は友達の傘に入った。

Üç gündür yağmur yağmaya devam ediyor.

三日間雨が降り続いた。

Dışarı çıkar çıkmaz yağmur yağmaya başladı.

外に出るや否や雨が降ってきた。

Yağmur yağmaya başladığında, tam dışarı çıkıyordum.

- 私はちょうど出かけようとしていた、すると雨が降りだした。
- 雨が降り出したとき、私はちょうど出かけるところだった。

Neredeyse yeni başlamıştık yağmur yağmaya başladığında.

私たちが出発するかしないうちに雨が降り始めた。

İstasyona varır varmaz yağmur yağmaya başladı.

私たちが駅に着くやいなや雨が降り始めた。

Kapıya gittiğimizde çok yağmur yağmaya başladı.

私たちがちょうどその門にたどり着いた時、雨が激しく降り出した。

Yağmur yağmaya başladığında fazla uzağa gitmemiştik.

私たちがあまり遠くに行かないうちに雨が降り出した。

Yağmur yağmaya başladığında evden yeni çıkmıştım.

私が家を出るやいなや雨が降り出した。

Öyle yapar yapmaz yağmur yağmaya başladı.

私がそうするやいなや雨が降り出した。

Vicenza'da az önce kar yağmaya başladı.

ヴィチェンツァではちょうど今雪が降り始めた。

O dışarı çıktığında yağmur yağmaya başladı.

彼が出かけると雨が降り出した。

Daha da kötüsü, yağmur yağmaya başladı.

- さらに困ったことには、雨が降り出した。
- さらに悪いことに雨が降り始めた。
- さらに悪いことには雨がふりだした。

Daha da kötüsü kar yağmaya başladı.

さらに悪いことには、雪が降り始めた。

Daha da kötüsü, kar yağmaya başladı.

- さらに悪いことには、雪が降ってきました。
- その上悪いことに、雪が降り始めたんだ。

Biz eve varır varmaz yağmur yağmaya başladı.

家に帰り着くとすぐ雨が降りだした。

Bir hafta boyunca yağmur yağmaya devam etti.

一週間雨が降り続いた。

O, evden çıkar çıkmaz yağmur yağmaya başladı.

彼が家を出るとすぐ、雨が降り出した。

O, istasyona vardığı anda yağmur yağmaya başladı.

彼が駅につくやいなや、雨が降り出した。

Yağmur yağmaya başladığı için, eve doğru koştum.

雨が降り始めたので、私は家に駆け込んだ。

Yağmur yağmaya başladığı için eve doğru koştum.

雨が降り始めたので、私は家に駆け込んだ。

Tam dışarı çıkmak üzereyken yağmur yağmaya başladı.

ちょうど出かけようとしたら、雨が激しく降り出した。

Şiddetli yağmur yağmaya başladığı için içeride oynadık.

雨がひどく降ってきた、それで私たちは屋内で遊んだ。

O, dışarı çıkar çıkmaz, yağmur yağmaya başladı.

彼が出かけるとすぐ雨が降り出した。

Evden ayrılır ayrılmaz çok yağmur yağmaya başladı.

家を出るや否や激しく雨が降り出した。

Ben eve varmadan önce yağmur yağmaya başladı.

- 私が帰宅する前に雨が降り始めた。
- 家に着く前に雨が降り始めた。

Ben yağmur yağmaya başlamadan önce okula vardım.

私は雨が降り出す前に学校に着いた。

Yağmur yağmaya başladığında bir arkadaşımla parkta yürüyordum.

私が友人と公園を歩いていると雨が降りだした。

O, evden ayrılır ayrılmaz yağmur yağmaya başladı.

私が家を出るとすぐ雨が降りだした。

- Yağmur yağmaya başladı fakat biz yürümeye devam ettik.
- Yağmur yağmaya başladı, ama biz yürümeye devam ettik.

雨が降り始めましたが、私たちは歩き続けた。

Evden ayrılır ayrılmaz şiddetli şekilde yağmur yağmaya başladı.

家を出たとたんに大雨が降り出した。

Yağmur yağmaya başlar diye yanına bir şemsiye al.

雨が降り出すといけないから傘を持って行きなさい。

Hava kararıyordu, daha da kötüsü, yağmur yağmaya başladı.

暗くなりかけてきた、その上悪い事には、雨が降り出した。

Oyun iptal edildi çünkü aniden yağmur yağmaya başladı.

にわか雨で試合は中止になった。

Hava tahmini bu gece yağmur yağmaya başlayacağını söylüyor.

天気は今夜から悪くなるという予報だ。

Evden ayrıldıktan beş dakika sonra yağmur yağmaya başladı.

私が家を出てから5分後に雨が降り出した。

Oraya bisikletle gideceğimi düşünüyordum ama yağmur yağmaya başladı.

自転車で行こうと思っていたのに、雨が降ってきました。

Yağmur yağmaya başladığında, o, oğlunun çamaşırı içeriye almasını söyledi.

雨が降りはじめると、彼女は息子に洗濯物を取り込むように言った。

Hava karardı ve daha da kötüsü yağmur yağmaya başladı.

暗くなり、さらに悪いことに、雨が降り出した。

Yol oldukça çamurluydu ve daha kötüsü, yağmur yağmaya başlamıştı.

道はどろんこであった。その上悪いことには雨が降りだした。

Şiddetli yağmur yağmaya başladı. Bundan dolayı, biz içeride oynadık.

雨がひどく降ってきた、それで私たちは屋内で遊んだ。

Bugün plaja gitmeyi planlıyordum fakat sonra yağmur yağmaya başladı.

今日海岸に行こうと思っていたのに雨が降ってきた。

Yağmur yağmaya başladı bu yüzden arkadaşımın şemsiyesinin altına geçtim.

雨が降ってきたので友達の傘の中に入った。

Yağmur yağmaya başladı, bu yüzden arkadaşımın şemsiyesinin altına sığındım.

雨が降ってきたので友達の傘の中に入った。

Kayboldum ve işin daha da kötüsü, yağmur yağmaya başladı.

私は道に迷い、さらに悪いことに雨が降り出した。