Translation of "Sorumlu" in Japanese

0.006 sec.

Examples of using "Sorumlu" in a sentence and their japanese translations:

O, sorumlu olacak.

彼女が責任者になる人だ。

Satış bölümünden sorumlu.

彼が販売部の責任者だ。

Sorumlu insanlar kimler?

責任者は誰ですか。

Sorumlu kişi kimdir?

担当の方はどなたですか。

Atık sudan sorumlu Frank,

廃水担当のフランク

Eylemlerin için sorumlu olmalısın.

君は自分の行為に責任を持つべきだ。

Bundan beni sorumlu tutuyorlar.

その責任は私にあると彼らはおもっている。

O, kazadan sorumlu tutuluyor.

その事故の責任は彼にある。

Kazadan sorumlu olan benim.

その事故の責任は私にあります。

Kazadan sorumlu olan sensin.

その事故に対して責任があるのは君だ。

O, hastanenin yönetiminden sorumlu.

彼は病院の管理運営に責任がある。

Yüksek işsizlikten kim sorumlu?

高い失業率の責任は誰にあるのか。

Amcam üçüncü sınıftan sorumlu.

私の叔父は三年生を担当していました。

Kendimi biraz sorumlu hissediyorum.

少し責任感を感じている。

Biri davranışından sorumlu olmalı.

自分の行為に対しては責任をとらなければならない。

O, çevreden sorumlu bakandır.

彼が環境担当の大臣です。

Bu karmaşadan sorumlu musunuz?

この惨状はあなたのせいですか?

Tom bu projeden sorumlu.

トムがこのプロジェクトの責任者です。

Bakım ve onarımdan sorumlu Mike

保全管理者のマイク

Onun için görünüşte o sorumlu.

そのことについては彼に責任があるようだ。

Bir deli, yaptıklarından sorumlu değildir.

人間は狂っていれば行動の責任は問われない。

Mutfaktaki bu dağınıklıktan kim sorumlu?

台所をこんなに散らかしたのは誰だ。

Ben sorumlu kişiyle konuşabilir miyim?

- 責任者を出して下さい。
- 責任者の方とお話しできますか。

Pencerenin açık bırakılmasından kim sorumlu?

誰が窓を開けっぱなしにしたのですか。

Polis cinayetten Sachiyo'yu sorumlu tutuyor.

警察は殺人罪で沙知代を告発した。

Yaptıklarımdan size karşı sorumlu değilim.

- 私の行動について私は君に対して責任はない。
- 私の行動について君に説明する義務はない。

Bu odada bebeklerden sorumlu olacaksın.

きみはこの部屋の赤ちゃんたちを担当してもらいます。

Tom'un yaptığından ben sorumlu değilim.

私はトムがしたことに対して責任はない。

O, Tom'un yaptığından sorumlu değil.

トムがしたことに関して、彼女に責任はない。

Yalnızca Hindistan'da yılda 5.000 ölümden sorumlu.

インドだけで 年間 約5000人です

Benzer bir durumda, şirket sorumlu tutuldu.

よく似たケースで責任は会社にあるとされた。

Burada sorumlu olan kişiyle konuşmak istiyorum.

こちらの責任者の方とお話ししたいのですが。

Sorumlu memur içeri girmeme izin verdi.

係官は私を通してくれた。

Bu şirkette çalışan kızlardan sorumlu olacaksın.

あなたにはこの工場の女子職員の管理をしていただくことになるでしょう。

Benim sorumlu bir kişiye ihtiyacım var.

私は頼りになる人が欲しいです。

Ve bana fabrikayı gezdiren, üretimden sorumlu Rich.

それに工場を案内してくれた 製造部のリッチです

Onu tüm Fransız askeri yönetiminden sorumlu yaptı.

フランスのすべての軍事行政を担当しました。

Ben kaybı için ona karşı sorumlu değilim.

その損失について私は彼に責任を負わなくてはならない。

Eğer bu doğruysa o, kazadan sorumlu değil.

それが本当なら彼は事故を起こしていない。

Bayan Yamada bu yıl 2. sınıftan sorumlu.

山田先生は今年は2年生の担任である。

Cep telefonları kullanışlı, onların sorumlu kullanılmasını istiyorum.

携帯電話は便利ですが、ちゃんとマナーを守って使ってほしいです。

Şu andan itibaren, yapacakların için sorumlu olmalısın.

これからは自分のする事に責任を持ちなさい。

Benim düşüncem ise CEO’lar tüketicilere karşı sorumlu olmalı.

私の意見では CEOは消費者に報告するものです

Bu yüzden tek sorumlu gelişmekte olan beyin değil.

つまり 脳が発達中であることだけが 原因なのではなく

Üçüncü bölüm, haritalar ve keşiften sorumlu topografik bölümdü.

3番目のセクションは、地図と偵察を担当する地形セクションでした。

O yayınlama için bir dergi hazırlanmasında sorumlu oldu.

彼は雑誌の出版準備を担当していた。

Ben bu sistemi bilmiyorum ama sorumlu adam açıklayacak.

私はこの仕組みを知りませんが担当者が説明するでしょう。

En çok insan ölümünden sorumlu yılan türü olduğunu söylüyor.

ヘビ類で世界一の 人間の死者を出しています

- Kazadan sorumlu olan odur.
- Kaza için suçlanacak olan odur.

その事故の責任があるのは彼だ。

Bayan Smith okulu bırakınca bizim sınıfımızdan kim sorumlu olacak?

スミス先生が学校を辞めたら、誰が私たちのクラスを担当するのだろう。

Emirlerini eyleme dönüştürmekten sorumlu olan personel bölümünü bir Genelkurmay Başkanı yönetti ;

命令を実行に移す 責任があるスタッフセクションを率いました 。

Olağandışı düşük ısılar bu yıl düşük kaliteli pirinç hasatından sorumlu tutulmaktadır.

異常低温が今年の米の不作の原因である。

Bu, küresel ısınmadan sorumlu ana gaz olan karbondioksitin daha fazla üretimine yol açacak.

それはより多くの二酸化炭素の産出につながり、それが世界的な温暖化の原因になる主な気体なのだ。

Bir inşaat şirketinde on beş yıldan sonra, Bill Pearson'a sorumlu bölge müdürü pozisyonu verildi.

ビル・ピアソンは、建設会社で15年働いた後、地区支配人という責任ある地位を与えられた。

Japonya'da birçok, Endonezya'da ise bir ölümden sorumlu bu ölümcül çiçeğin zehri kurbanını öldürmediği zaman bile

死亡例は日本で数件と インドネシアで1件 毒そのもので 死ななくても―