Translation of "Kale" in Japanese

0.007 sec.

Examples of using "Kale" in a sentence and their japanese translations:

Kale haraptı.

その城は荒廃している。

Kale güzeldir.

この城は美しい。

Kale nehrin karşısındadır.

城は川の向こうにある。

Kale düşmanın ellerindeydi.

要塞は敵の手にあった。

O kale güzel.

- あの城は美しい。
- あの城は麗しいです。

Bu kale güzeldir.

この城は美しい。

Kale, görülmeye değer.

その城は見物する価値がある。

- Kale ne zaman inşa edildi?
- Kale ne zaman yapıldı?

その城はいつ建てられたのですか。

Kale şimdi harabe halinde.

その城は今では廃虚となっている。

Kale 1610 yılına dayanıyor.

その城は1610年に建てられた。

Eski kale harabeye dönmüştü.

その古城は荒れ果てたままになっていた。

Tepede bir kale vardı.

昔はその丘の上に城があった。

Önümüzde bir kale gördük.

私たちの前方に城が見えた。

Bu bir kale kentidir.

ここは城の跡です。

O eski bir kale.

あれは古いお城です。

Biz uzakta bir kale gördük.

- 遠方に城が見えた。
- 遠くの方に城が見えた。

Bu tepede bir kale vardı.

以前はこの丘の上に城があった。

Eski kale üzücü bir durumda.

その古城は荒れ果てている。

Eski kale tepe üzerinde duruyor.

その古城は丘の上に建っている。

Harap kale şimdi restorasyon altında.

廃墟となったその城は現在修復中です。

Kral, eski kale de yaşadı.

ある古城に1人の王様が住んでいました。

Bu kale 1610'da yapıldı.

その城は1610年に建てられた。

Dağın tepesinde bir kale vardı.

昔はその山の頂上に城があった。

Bu kale ondan daha güzel.

この城はあの城よりも美しい。

O, kırk sekiz kale yaptı.

- 彼は要塞を四十八造りました。
- 彼は砦を四十八造りました。

Kale restore edildi ve halka açık.

その城は修復され市民に公開されている。

Resmin arka planında bir kale var.

- その絵の遠景には城がある。
- その絵の背景には城が描かれている。

Bu tepede küçük bir kale vardı.

昔はこの丘の上に小さな城があった。

Yıllar önce burada bir kale vardı.

昔ここにお城がありました。

Kayalıkların üstünde eski bir kale duruyor.

- 断崖のてっぺんに古い城が立っている。
- 古いお城が高い崖の上にある。

Benim şehrimde büyük bir kale vardı.

私の町には大きな城があった。

Dağın eteğinde eski bir kale vardır.

山のふもとに古い城がある。

Nehrin yakınında eski bir kale duruyor.

古いお城が川のほとりに立っている。

Bu geçen hafta ziyaret ettiğimiz kale.

ここは、私たちが先週訪れた城です。

Bir kale içinde bir kral yaşarmış.

- ある古城に1人の王様が住んでいました。
- ある古いお城に一人の王様が住んでいました。

Şehrin doğusuna doğru eski bir kale vardı.

その町の東の方に古い城があった。

Kale 1485 yılında yandı , yeniden inşa edilmedi.

その城は、1485年に全焼して、再建されなかった。

O kale eski antik çağda inşa edilmiştir.

あの城は大昔の時代に建てられた。

Sahildeki çocuklar kumdan bir kale inşa ediyor.

浜辺にいる子供たちが砂のお城を造っている。

Uzaktan bakıldığında, büyük kaya eski bir kale gibi görünüyor.

遠くから見ると、その大きな岩は、古い城のように見える。

Tom ve Mary arka bahçede bir kar kale inşa etti.

トムとメアリーは裏庭に雪の砦を作った。

Eğer düzgünce askerlendirilmiş ve ikmal edilmişse, bunun gibi bir kale ateşli silahlar devrine kadar

適切な補給と防衛体制があればこのような城は 難攻不落である