Translation of "Havaalanında" in Japanese

0.053 sec.

Examples of using "Havaalanında" in a sentence and their japanese translations:

- Havaalanında birbirimize denk geldik.
- Havaalanında karşılaştık.
- Havaalanında birbirimize rastladık.

思いがけず私達は空港で出くわした。

John havaalanında.

ジョーンは空港にいます。

Seni havaalanında karşılayabilirdim.

- 空港へあなたを迎えに行けたのに。
- 空港へ迎えに行ってあげることもできたんだけど。

Havaalanında buluştuklarında tokalaştılar.

空港で会うと彼らは握手をした。

Onu havaalanında uğurladım.

彼を空港で見送りました。

Havaalanında Tom'a rastladım.

空港でトムに会った。

Biletimi havaalanında alabilir miyim?

航空券は飛行場で受け取れますか。

Havaalanında bir arkadaşımla karşılaştım.

私は空港で友達に会った。

Ben havaalanında Julie'yi uğurladım.

私はジュリーを空港で見送った。

Havaalanında servis otobüsüne nerede binebilirim?

空港リムジンバス乗り場はどこですか。

Havaalanında şans eseri ona rastladım.

私は空港で偶然彼とであった。

Narita Havaalanında eski bir arkadaşıma rastladım.

成田空港で私は偶然旧友と出会った。

Rio'daki firmamızın ajanı sizi havaalanında karşılayacak.

我が社のリオの代理人が空港であなたを出迎えます。

Bilgiler her havaalanında İngilizce olarak verilir.

どこの空港でもお知らせは英語でされます。

O, arkadaşını havaalanında karşılama zahmetine katlandı.

彼女は労を惜しまず空港へ友人を迎えに行った。

Onunla Narita havaalanında buluşabileceğim günü bekliyorum.

私は成田空港で彼と会える日を待ちこがれています。

Kalabalık, başkanı uğurlamak için havaalanında toplandı.

群集が大統領を見送りに空港に群がった。

Kumiko havaalanında valizini bir hamala taşıttı.

クミコは空港でスーツケースをポーターに運んでもらった。

Dün havaalanında şans eseri onunla karşılaştım.

- 僕は昨日空港で偶然彼に会った。
- 私は昨日空港で偶然彼に会った。

Saat 2:00'de havaalanında onu uğurlayacağım.

2時に空港に見送りに行きます。

Dün havaalanında beklenmedik bir anda onunla karşılaştım.

- 僕は昨日空港で偶然彼に会った。
- 私は昨日空港で偶然彼に会った。

Havaalanında ona krallara layık bir uğurlama yaptık.

彼を空港で盛大に見送った。

Havaalanında güvenlik bomba patlama tehlikesinden beri artırıldı.

爆破予告以来、空港の警備体制は強化された。

Ben seni havaalanında karşılamak için bir araba ayarladım.

空港まで迎えの車を出すように手配した。

Tamamen şans eseri, havaalanında benim eski arkadaşımla karşılaştım.

- 全く偶然に、私は昔の友人と空港で出会った。
- まったく偶然に、私は空港で旧友に会った。

Havaalanında gümrüklerden geçmekten hoşlanmam çünkü çok uzun sürüyor.

とても時間がかかるから空港での手続きに従うのは好きじゃない。

Havaalanında hepsi iş için çığırtkanlık yapan yüzlerce taksi vardı.

空港には数百台のタクシーがいて、皆客引きしていた。

Erkek kardeşim ve ben havaalanında John'u uğurlamak için gittik.

弟と私はジョンを見送りに空港まで行った。

Amcam Amerika'ya gittiğinde, birçok kişi havaalanında onu görmeye geldi.

私の叔父がアメリカへ立つ時には、空港に多くの人が見送りに来た。

Havaalanında saatli bir bomba patladı, on üç kişi öldü.

空港で出時限爆弾が爆発し13名もの命を奪った。