Translation of "Karşılaştım" in Portuguese

0.010 sec.

Examples of using "Karşılaştım" in a sentence and their portuguese translations:

Kütüphanede Tom'la karşılaştım.

Eu encontrei o Tom na biblioteca.

Avustralya'da Tom'la karşılaştım.

- Eu conheci o Tom na Austrália.
- Conheci o Tom na Austrália.

Birçok zorluklarla karşılaştım.

Enfrentei muitas dificuldades.

Sınıf arkadaşımla karşılaştım.

- Eu conheci a minha colega de classe.
- Conheci a minha colega de classe.
- Eu conheci o meu colega de classe.
- Conheci o meu colega de classe.

İstasyonda Tom'la karşılaştım.

Eu esbarrei com o Tom na estação.

Bugün Tom'la karşılaştım.

Eu encontrei o Tom hoje.

Amcamla istasyonda karşılaştım.

Eu me encontrei por acaso com o meu tio na estação.

Tom'la tekrar karşılaştım.

Eu me encontrei com Tom novamente.

Sokakta Tom'la karşılaştım.

Eu encontrei o Tom na rua.

Onunla sokakta karşılaştım.

- Eu me encontrei com ela na rua.
- Me encontrei com ela na rua.

- Okula giderken Tom ile karşılaştım.
- Okuluma giderken Tom'la karşılaştım.

- Eu encontrei Tom no caminho da escola.
- Encontrei Tom indo à escola.

Onunla tesadüfen yolda karşılaştım.

Eu me encontrei com ela na rua, por acaso.

Orada bir arkadaşla karşılaştım.

- Eu encontrei um amigo lá.
- Eu conheci um amigo lá.

Çeşitli vesilelerle onunla karşılaştım.

Eu o encontrei em diversas ocasiões.

Mağazanın önünde Tom'la karşılaştım.

Encontrei Tom em frente à loja.

Ben tesadüfen onunla karşılaştım.

Conheci-a ao acaso.

Tesadüfen caddede onunla karşılaştım.

Eu encontrei ele na rua por acaso.

Havaalanında bir arkadaşımla karşılaştım.

Encontrei um amigo meu no aeroporto.

Dün süpermarkette Tom'la karşılaştım.

Ontem eu esbarrei com o Tom no supermercado.

Bir partide Tom'la karşılaştım.

Eu encontrei o Tom numa festa.

Gelirken merdivenlerde onunla karşılaştım.

Eu encontrei ele na escada quando eu estava subindo.

Dün Cristina ile karşılaştım.

- Ontem eu me encontrei com a Cristina.
- Ontem eu me encontrei com Cristina.

Alışveriş merkezinde Tom'la karşılaştım.

Eu me encontrei com o Tom no shopping.

Onunla ilk kez karşılaştım.

Eu o encontrei pela primeira vez.

Rüyada bir kurtla karşılaştım.

Conheci um lobo num sonho.

Okula giderken onunla karşılaştım.

- Eu conheci-a ao longo do caminho para a escola.
- Eu conheci-a no percurso para a escola.

Tom ile kütüphanede karşılaştım.

- Eu encontrei o Tom na biblioteca.
- Eu conheci Tom na biblioteca.
- Conheci Tom na biblioteca.
- Eu conheci o Tom na biblioteca.
- Conheci o Tom na biblioteca.

- Geçenlerde Jane ile karşılaştım.
- Birkaç gün önce Jane ile karşılaştım.

- Eu me encontrei com Jane um dia destes.
- Eu conheci Jane recentemente.

Eve giderken bir köpekle karşılaştım.

Eu encontrei um cachorro no caminho de casa.

İstasyonda güvenilir bir beyefendiyle karşılaştım.

Encontrei um certo cavalheiro na estação.

Londra'dayken Mary ve John'la karşılaştım.

Encontrei-me com Maria e João em Londres.

Onunla sadece bir kez karşılaştım.

Só vi ele uma vez.

Dükkandan çıkar çıkmaz öğretmenimle karşılaştım.

Logo que saí da loja, dei com o meu professor.

Tom'la sadece üç kez karşılaştım.

Eu só me encontrei com Tom três vezes.

Sanırım daha önce Tom'la karşılaştım.

- Acho que eu já conhecia o Tom antes.
- Eu acho que já conheci Tom antes.

Boston'da eski bir arkadaşımla karşılaştım.

- Eu me encontrei com um velho amigo meu em Boston.
- Me encontrei com um velho amigo meu em Boston.

Ben senin kız arkadaşınla karşılaştım.

- Eu conheci a sua namorada.
- Eu conheci a tua namorada.
- Conheci a sua namorada.
- Conheci a tua namorada.

Caddede tesadüfen erkek kardeşinle karşılaştım.

Por acaso encontrei seu irmão na rua.

Ben havaalanında bir arkadaşla karşılaştım.

Me encontrei com um amigo no aeroporto.

Onunla sadece üç kez karşılaştım.

Eu a encontrei apenas três vezes.

Tren istasyonunda bazı arkadaşlarla karşılaştım.

Eu encontrei alguns amigos na estação de trem.

- Okula giderken Tom ile karşılaştım.
- Okuluma giderken Tom'la karşılaştım.
- Okula giderken Tom'a rastladım.

Eu encontrei Tom no caminho da escola.

Onunla daha önce bir kez karşılaştım.

Eu o tinha encontrado uma vez antes.

Ben onunla ilk kez Londra'da karşılaştım.

- Eu a conheci em Londres.
- Conheci-a em Londres.

- Dün Tom'la karşılaştım.
- Dün Tom'la buluştum.

Eu conheci o Tom ontem.

Geçen hafta partide Mary ile karşılaştım.

Esbarrei em Mary em uma festa semana passada.

O zamandan önce onunla birçok kez karşılaştım.

Eu já a tinha encontrado muitas vezes antes daquele momento.

- Az önce onunla karşılaştım.
- Onunla yeni tanıştım.

Acabei de conhecê-lo.

- Dün Ken'le karşılaştım.
- Dün Ken ile buluştum.

- Eu me encontrei com Ken ontem.
- Eu vi Ken ontem.

Bu sabah okula giderken Tony ile karşılaştım.

Eu encontrei o Tony no caminho para a escola essa manhã.

Ben okuldan eve giderken Tony ile karşılaştım.

Eu vi Tony enquanto ia de casa para a escola.

O partide çok sayıda ünlü insanla karşılaştım.

- Encontrei muita gente famosa naquela festa.
- Encontrei várias celebridades naquela festa.

Geçen gün parkta karşılaştığım kızla tekrar karşılaştım.

Voltei a encontrar a garota que encontrara no parque outro dia.

Brezilya'daki üniversitede çok hoş polonyalı hanımlarla karşılaştım ve burada çok sempatik ve polonyaca konuşan insanlarla da karşılaştım.

Encontrei lindas jovens polonesas na universidade no Brasil e também pessoas muito simpáticas que falavam polonês.

Dün senin oğlununla karşılaştım ve o beni kibarca selamladı.

- Ontem encontrei seu filho e ele gentilmente me cumprimentou.
- Ontem encontrei teu filho e ele gentilmente me cumprimentou.

- Daha önce o kızla karşılaştım.
- O kızı daha önce gördüm.

Já encontrei aquela menina antes.

- Amerikalı bir kızla tanıştım.
- Bir Amerikalı kızla tanıştım.
- Bir Amerikalı kızla karşılaştım.

Conheci uma garota norte-americana.