Translation of "Gerektirir" in Japanese

0.026 sec.

Examples of using "Gerektirir" in a sentence and their japanese translations:

Ne gerektirir?

どんな要素があるのでしょう?

- Dil edinmek yaratıcılık gerektirir.
- Dil edinimi yaratıcılık gerektirir.

言語習得には創造力が必要だ。

İngilizce öğrenmek sabır gerektirir.

英語を学ぶには忍耐が要る。

Bu iş sabır gerektirir.

その仕事には忍耐が必要だ。

Hasta sürekli bakım gerektirir.

その患者は片時も目を離せない。

Bu plan gizlilik gerektirir.

この計画は秘密を要する。

Çocuk yetiştirmek tolerans gerektirir.

子供を育てるには忍耐が必要です。

Zakkumlar az bakım gerektirir.

- キョウチクトウは手入れが少し要ります。
- 夾竹桃はほとんど手入れが要りません。

Hayatta başarı sürekli çaba gerektirir.

人生における成功には絶え間ない努力が必要だ。

Umutsuz hastalıklar umutsuz çareler gerektirir.

重病には思い切った療法が必要だ。

Okuldaki başarı çok çalışma gerektirir.

学業成績を上げるには、一生懸命勉強する必要がある。

Yabancı dil öğrenmek sabır gerektirir.

- 外国語の習得には忍耐が必要だ。
- 外国語の習得には根気が必要だ。

Bu dikkatli bir değerlendirme gerektirir.

それは慎重な考慮を要する。

Gezi çok fazla para gerektirir.

その旅行には多くの金が必要だ。

Şimdi yaptığım iş yaratıcılık gerektirir.

今の仕事には、創造力が必要とされている。

Her durum bireysel analiz gerektirir.

あらゆる事態を個別に分析する必要がある。

Bir çocuk yetiştirmek sabır gerektirir.

子供を育てるには忍耐が必要です。

Bu tür iş sabır gerektirir.

この手の仕事にはかなりの忍耐力が必要だ。

Bu iş çok çalışma gerektirir.

この仕事は大変な労力を必要とする。

Ancak bu esneklik ve merak gerektirir.

ただし 理解するには 柔軟性と好奇心が必要です

Fakat doğru hedefi seçmek tecrübe gerektirir.

‎だが獲物の選択にも ‎経験が必要

Yabancı dilde ustalaşmak çok sabır gerektirir.

外国語の習得には多くの忍耐を必要とする。

İyi notlar alma, çok çalışmayı gerektirir.

よい成績をとるには勤勉であることが必要だ。

Bu iş, büyük bir sabır gerektirir.

その仕事はとても忍耐を必要とする。

Bu okula gitmek çok para gerektirir.

この学校へ行くには多額の金を要する。

Senin planın çok miktarda para gerektirir.

あなたの計画は多額の金を必要とします。

Bu tür iş çok sabır gerektirir.

この種の仕事には大変な根気が必要とされる。

Bir yabancı dil öğrenmek azim gerektirir.

- 外国語の習得には忍耐が必要だ。
- 外国語の習得には根気が必要だ。

Akıllı alışveriş dikkatli bir planlama gerektirir.

賢い買い物は綿密な計画を必要とする。

Bu materyali çevirme çok sabır gerektirir.

この資料を翻訳するにはたいへんな忍耐を必要とする。

Bizim genç, "Frenler düzenli ayarlama gerektirir." der

彼は言いました「ディスクブレーキは 定期的な調整が必要ですよ」

Büyüyen bir çocuk daha fazla gıda gerektirir.

育ち盛りの子供にはもっと多くの食物が必要だ。

İyi İngilizce yazma, çok fazla pratik gerektirir.

よい英語を書くためには、たくさん練習しなければならない。

Her şeyden önce, mantık kesin tanımlar gerektirir.

とりわけ、論理学には正確な定義が要求される。

Sanat öğrenimi yapmak iyi bir zevk gerektirir.

芸術の研究には立派な鑑識力が必要だ。

Araba kazaları ile ilgili mevcut yasa değişiklikler gerektirir.

車の事故に関する現行の法は手直しが必要である。

Yabancı bir lisan öğrenmek çok fazla pratik gerektirir.

外国語を習得するには多量の練習が必要である。

Araştırma çok enerji gerektirir ama bu, çabaya değer.

研究は多くのエネルギーを必要とするが、研究はその努力に値するものである。

YouTube kaydı gerçek bir ad ve adres gerektirir.

YouTubeの登録には本名と住所が要ります。

Fakat ilk bakış her zaman ikinci bir bakışı gerektirir.

でも一度見ると 必ず再度見たくなります

Meyve ağaçları büyümek için geniş bir alan alanı gerektirir.

果実がなる樹木は、成長するための空間がかなり必要だ。

İçerik ve düşüncenin çoğu herhangi bir dile bağımlı olmasına rağmen, Japoncaya odaklanırken, cümle yapısındaki farklar ya da bireysel kelimelerin ayrı ve açıkça yazılmamaları gerçeği o zaman düşünce hakkında birkaç nokta gerektirir.

内容や考え方の多くは言語に依存しないものではありますが、単語の分かち書きをしない点や統語構造等の違いから、日本語を対象とする場合、いくつか気をつけなければいけない点があります。