Translation of "Dua" in Japanese

0.004 sec.

Examples of using "Dua" in a sentence and their japanese translations:

Tom dua ediyor.

トムは祈っている。

Hadi dua edelim.

お祈りしましょう。

Hepimiz dua edelim.

みんなで祈ろう。

- Uyumadan önce dua ederdi.
- Yatağa gitmeden önce dua ederdi.

彼女は寝る前に祈ったものだ。

Yemeden önce dua et.

食事の前に御祈りをしなさい。

Hepimiz birlikte dua edelim.

みんなで祈ろう。

Benim için dua et.

私のために祈ってて。

Dizlerinin üzerinde Tanrı'ya dua etti.

彼女はひざまずいて神に祈りをささげた。

Hepimiz Japonya için dua ediyoruz.

私たちは皆日本のために祈っています。

Dua etmek için hepimiz diz çöktük.

我々は全員ひざまずいて祈りを捧げた。

Annesi onu affetsin diye dua etti.

- 彼女は母親が許してくれる事を願った。
- 彼女は母親が許してくれることを祈った。

Biz onların mutluluğu için dua ettik.

彼らの幸せを祈った。

İmparator ölülerin ruhları için dua etti.

天皇は亡くなった方々の霊に祈りを捧げた。

Dua etmek için dizlerinin üstüne çöktü.

彼女はひざまずいて祈った。

Biz dua etmek için diz çöktük.

私たちは跪いて祈った。

O, günde birkaç kez dua eder.

彼は日に何度か祈る。

Zamanın hızlı geçmesi için dua ediyorum.

祈りながら時が過ぎるのを待とう。

Mutluluğun için bütün kalbimle dua ediyorum.

あなたの幸せを祈ってやまない。

Şansının yaver gitmesi için dua ediyorum.

最高の運が向きますように祈っています。

O, oğlunun geri dönüşü için dua etti.

彼女は息子の帰還を祈った。

Benim mutlu olmam için dua edecek misin?

俺の幸せを祈ってくれてるの?

Şuna bağlanalım. Dua edin de halat beni taşısın.

留めるよ 無事を祈っててくれ

- Biz yağmur için dua ettik.
- Yağmur duası yaptık.

雨が降るよう祈った。

Babam masanın başındaki yerini aldı ve dua etmeye başladı.

父はテーブルの上座の自分の席に着いて、お祈りを始めた。

Dizlerinin üzerine çöktü ve ölenlerin ruhları için dua etti.

彼はひざまずいて故人の霊に祈りをささげた。

, Saragossa katedralinde ruhu için dua etmek için bir kitle düzenlendi

彼はまだアラゴンで尊敬されていたため、 サラゴサの大聖堂で 彼の魂を祈るためにミサが開催され

Onlar diz çöktü ve savaşın yakında sona ermesi için dua etti.

彼らはひざまずいて戦争の早期終結を願った。

Bir türbe ziyaretine gelen çift, "Çocuğumuzun sağlıklı biçimde büyümesine dua ettik" dedi.

お宮参りで訪れた夫妻は「子供が健やかに育つことを祈りました」と話していた。

Savaş sonrası dönemde, İmparator Showa 1975 yılına kadar Yasukuni Tapınağında toplam 8 kez dua etti.

昭和天皇が靖国神社で75年までに戦後計8回参拝した。