Translation of "Brian" in Japanese

0.006 sec.

Examples of using "Brian" in a sentence and their japanese translations:

Brian Kate'i bekletti.

ブライアンはケイトをずっと待たせた。

Bu Brian Rock.

- ブライアン・ロックです。
- これはブライアンロックです。

Brian hüzünlü görünüyor.

- ブライアンは憂鬱そうに見える。
- ブライアンは沈んでいるように見える。

Brian eşyalarını geride bıraktı.

ブライアンは自分の物を置き忘れた。

Brian tepenin üzerinde yaşıyor.

ブライアンは岡を越えたところに住む。

Brian bazı güller aldı.

ブライアンはバラを手にした。

Brian New York'a gitti.

ブライアンはニューヨークに向けて出発した。

Brian kapıyı açık bıraktı.

ブライアンはドアを開けっぱなしにした。

Brian Kate'in ellerini tutuyor.

ブライアンがケイトの手を握り締めている。

Brian Kate ile okula gitti.

ブライアンはケイトと学校に行った。

Brian ev ödevini annesine yaptırır.

ブライアンはお母さんに宿題をやってもらう。

Brian kullandığı parayı kesinlikle sınırlamak niyetinde.

ブライアンは厳しくお金を節約しようと思っています。

Brian bu gezi için İngilizce çalıştı.

ブライアンはこの旅行の為に英語を勉強した。

Brian Kate için bir ruj satın aldı.

ブライアンはケイトのために口紅を買った。

Brian, New York'a gitmek için yola çıktı.

ブライアンはニューヨークに向けて出発した。

Brian, Kate için bir ruj satın aldı.

ブライアンはケイトのために口紅を買った。

Ne yazık ki, Brian kötü hava ile karşılaştı.

不運にもブライアンは悪天候に遭った。

Kate bir şemsiye ile okula gitti fakat Brian gitmedi.

ケイトは傘を持って学校に行ったが、ブライアンは持っていなかった。

Chris'in açıkça parayı getirmeye niyeti olmadığı için Brian çıldırdı.

クリスには明らかにお金を返すつもりが無いので、ブライアンは怒っています。

Brian onunla bir ilişki başlattığına pişman ve ondan kaçmak istiyor.

ブライアンは彼女と付き合い始めた事を後悔し、別れたいと思っています。

Ancak, onun kız arkadaşı bencil ve neredeyse Brian hakkında hiç endişelenmez.

しかしながら彼女はわがままで、ほとんどブライアンの事を気にかけていません。

Miktarı göz önünde bulundurmaksızın,Brian gelecek haftaya kadar doğru,tam miktar istiyor.

金額にもかかわらず、ブライアンは来週までに間違いなく全額返してもらいたがっています。