Translation of "Tutuyor" in Arabic

Brian Kate'in ellerini tutuyor.

يمسك براين بِيَدَيْ كيت.

Ve her şeyi dengede tutuyor.

‫ويحافظ على توازن كل شيء.‬

Dük bir sürü arazi tutuyor.

الدوق يمتلك الكثير من الأراضي.

Dişiyi havaya sokmak için ritim tutuyor.

‫يطرق بنغمة تهدئ مزاجها.‬

Bugün yapılsa inşaatı 5 milyar dolar tutuyor

تكاليف البناء اليوم 5 مليارات دولار

Diğer tüm kollarını yuvasına bağlı tutuyor, vantuzlarını ayırmıyordu.

‫تبقي كل أذرعها الأخرى ملتصقة بالوكر‬ ‫مستخدمة الممصّات.‬

Ve elinde bir süpürge sapı tutuyor, görünen böyle gibi,

ويحمل في يده مكنسة، أو هكذا بدت

şimdi farkında mısınız? şu anda toplumda bir çok insan buna çanak tutuyor

هل تعلم الان الكثير من الناس في المجتمع يقيمون هذا الطبق الآن