Translation of "Ellerini" in Japanese

0.007 sec.

Examples of using "Ellerini" in a sentence and their japanese translations:

Ellerini yıkamalısın.

あなたの手は洗う必要がある。

Ellerini kaldır.

手を上げなさい。

Ellerini kaldır!

手をあげろ!

TT: Ellerini ısıtmıyor.

(トム)手を温めているわけではありません

Ellerini temiz tutmalısın.

- 手はきれいにしておかなければなりませんよ。
- 手は清潔にしておきなさい。

Ellerini yıkadın mı?

もう手は洗った?

Çocuk ellerini kirletti.

その男の子は手を汚した。

O, ellerini kaldırdı.

- 彼は両手をあげた。
- 彼は手を挙げた。

O, ellerini ısıttı.

- 彼は手を暖かくした。
- 彼は手を温めた。

O ellerini kaldırdı.

彼女は手を上げた。

Ellerini yıkamayı unutma.

手を洗うの忘れないでよ。

Oğlan ellerini kirletti.

その男の子は手を汚した。

Derhal ellerini yıka.

今すぐに手を洗いなさい。

Ellerini temiz tut.

いつも手を綺麗にしておきなさい。

Ellerini kafanın arkasına koy.

手を頭の後ろで組みなさい。

Brian Kate'in ellerini tutuyor.

ブライアンがケイトの手を握り締めている。

O, ellerini birlikte ovaladı.

彼は両手をこすりあわせた。

Ellerini kullanarak gözlerini ovuşturdu.

彼は手で目をこすった。

Tom ellerini yıkamak istedi.

トムは手を洗いたかった。

Ben ellerini ceplerine koydu.

ベンは両手をポケットへつっこんだ。

O, ellerini kucağına koydu.

彼女の手はひざの上に置かれていた。

Oğlan ellerini ceplerine koydu.

その少年はポケットに手を入れた。

Yüzünü ve ellerini yıka.

顔と手を洗いなさいよ。

Yemekten önce ellerini yıka.

- 食事の前に手を洗いなさい。
- 食事の前には手を洗いなさい。

Ellerini daktilomdan uzak tut.

私のタイプライターにさわらないで。

O ellerini ceplerine koydu.

彼はポケットに手を突っ込んだ。

Yemeklerden önce ellerini yıkamalısın.

食前には手を綺麗に洗わなければならない。

Ellerini bisikletimden uzak tut.

私の自転車に手をふれないで。

Ellerini bu havluyla kurula.

このタオルで手を拭いて。

Yemeklerden önce ellerini yıkar mısın?

君は食事前に手を洗いますか。

Ellerini henüz yıkamadın, değil mi?

君はまだ手を洗っていませんね。

Ellerini her zaman temiz tutmalısın.

君は、いつも手を清潔にしておかねばなりません。

Hayranlar aktörlerin ellerini sıkmaya çalıştı.

ファンがその女優に握手を求めた。

Her yemekten önce ellerini yıka.

毎回食事の前に手を洗いなさい。

O, ellerini bir mendile sildi.

彼はハンカチで手をふいた。

O, ellerini onun alnına koydu.

彼は額に手を当てた。

Yiyeceğe dokunmadan önce ellerini yıka.

食べ物に触れる前に手を洗いなさい。

Ellerini yıkadıktan sonra buraya gel.

手を洗ってしまったらここへおいで。

Ellerini benim eşyamdan uzak tut.

私のものに触れないで。

Onların sıcak ellerini asla unutmayacağım.

私は彼らの温かい手を決して忘れないだろう。

Ellerini bir kalıp sabunla yıka.

石鹸で手を洗いなさい。

Bu havlu ile ellerini sil.

このタオルで手を拭きなさい。

Yemek yemeden önce ellerini yıkamalısın.

- 食事の前には手を洗いましょう。
- ご飯の前には手を洗いなさい。

Her yemekten önce ellerini yıkamalısın.

食事の前には手を洗うべきです。

Ellerini mermer kadar soğuk hissetti.

彼女の手は冷たい大理石のような感じがした。

Yemeklerden önce ellerini yıkamıyor musun?

食事の前に手を洗わないの?

- Tom belli ki ellerini çok iyi kullanıyor.
- Tom'un ellerini çok iyi kullandığı aşikâr.

トムは言うまでもなくとても手先が器用だ。

Mary ellerini gözlerine gölge yaparak duruyordu.

メアリーは手を目にかざして立っていた。

Paul ellerini gözlerine gölge yaparak duruyordu.

ポールは目を手で覆いながら立っていた。

O sonuç raporunun üzerinde ellerini ovuyor.

その結果の報道に満足して彼は手をもんでうれしがっていた。

O ellerini sıkıca kulakları üzerinde tuttu.

彼女はしっかり耳をおさえていた。

Yemekten önce onun kirli ellerini yıkadı.

彼は食事の前に汚れた手を洗った。

O, ellerini cebine koyma alışkanlığını edindi.

彼はポケットに手を入れるのが癖になっている。

O, yemekten önce kirli ellerini yıkadı.

彼女は食事の前に汚れた手を洗った。

- Bana ellerini göster.
- Bana ellerinizi gösterin.

- 手を見せて。
- 手を見せてごらん。

Bu eldivenler onun ellerini sıcak tuttu.

- この手袋が彼女の手を暖める。
- この手袋が彼女の手を暖かくしてくれた。

Ellerini, sanki bir parça yemek yiyormuş gibi kaldırıyor

まるで食べているかのように 手を口に持っていきますが

O, gürültünün girmesini engellemek için ellerini onun kulağının üzerine koydu.

彼女は騒音がきこえないように、両手で耳をふさいだ。

- Seyirci tam beş dakika alkışladı.
- Seyirci tam beş dakika ellerini çırptı.
- Seyirciler tam beş dakika boyunca alkışladı.

観客はたっぷりと5分間拍手した。