Translation of "Beşte" in Japanese

0.073 sec.

Examples of using "Beşte" in a sentence and their japanese translations:

- Toplantı beşte dağıldı.
- Toplantı beşte sona erdi.

会は5時に解散となった。

Saat beşte uyandırıldım.

私は五時に目覚めさせられた。

Sen beşte geldin.

あなたは5時に来た。

- Seni evinden beşte alacağım.
- Saat beşte sizi evinizden alırım.

五時に車であなたの家に迎えに行きます。

Yaklaşık beşte seni arayacağım.

5時頃あなたに電話しましょう。

Saat beşte kapıyı kapatırlar.

彼らは5時に戸を閉める。

Saat beşte istasyona geldi.

彼は5時に駅へ到着した。

Konferans saat beşte bitti.

会議は5時に終わった。

Onu saat beşte alacağım.

私は彼を5時に車で迎えに行く予定である。

Kate tam beşte geldi.

ケイトは5時きっかりに来た。

Bu uçak beşte havalanacak.

あの飛行機は5時に離陸します。

Biz beşte istasyona vardık.

私たちは五時に駅に着いた。

Saat beşte geri döndü.

彼は5時に帰った。

Onlar beşte dükkânı kapattı.

彼らは5時に店を閉めた。

Toplantısı öğleden sonra beşte başladı.

会合は午後5時に始まった。

Onunla saat beşte istasyonda buluşacağım.

5時に駅で会うことになっている。

Lütfen beni beşte arar mısınız?

5時にお電話下さいませんか。

Babam istasyona saat beşte varıyor.

父は5時に駅に着く予定だ。

Onlar saat beşte çay içerler.

彼らは五時にお茶にする。

O buraya saat beşte gelecek.

彼は五時にここへくるはずである。

Onun treni sabah beşte varır.

彼の乗った列車は今夕5時につく。

Yaklaşık saat beşte buraya vardım.

私は5時ごろここに着いた。

Tren tam saat beşte ayrıldı.

- 列車は五時ちょうどに発車した。
- 列車は5時きっかりに発車した。

Akşam beşte otele giriş yaptık.

私たちはホテルに午後5時にチェックインした。

O, beşte eve gelecek mi?

彼女は5時に帰ってくるでしょうか。

O tam saat beşte göründü.

彼はきっかり5時に姿を見せた。

Ücretlerimin beşte biri vergilere gidiyor.

私は給与の5分の1を税金で取られてしまう。

Bu sabah saat beşte uyandım.

今朝は5時に目を覚ました。

O sabah saat beşte kalktım.

私はその朝5時に起きた。

Genellikle saat beşte eve giderim.

- いつもは5時に帰宅する。
- 私は大抵5時に帰宅する。

O, saat beşte geri dönecek.

彼女は五時に戻ってきます。

Toplantı öğleden sonra saat beşte başladı.

会合は午後五時に始まった。

Mike saat beşte kütüphaneden geri döndü.

マイクは図書館から五時にもどった。

Öğleden sonra saat beşte orada olacağım.

そちらには午後五時に到着します。

O günlerde ben genellikle beşte kalktım.

- 私はその当時たいてい5時に起きた。
- その頃わたしは5時に起きるのを常としていた。

Bütün üyelerin beşte dörtü plana karşıydı.

すべての会員のうち、5分の4はその計画に反対だった。

Dünya yüzeyinin beşte biri donmuş topraklarla kaplıdır.

地球の表面の5分の1は永久凍土層に覆われている。

O, her zamanki gibi saat beşte kalktı.

彼はいつものように5時におきた。

- Ben yaklaşık beşte kalktım.
- Beş gibi kalktım.

私は5時頃起きた。

Beni saat beşte alacağından emin ol, lütfen.

必ず5時に車で私を迎えに来るようにしてください。

Ve bu insanlığın beşte biri için felaket olacak.

全人類の5分の1が 壊滅的な被害を受けるでしょう

O bana saat beşte buraya geleceğine söz verdi.

彼は5時にここに来ると約束した。

- Beş gibi kalktım.
- Yaklaşık olarak saat beşte kalktım.

私は5時頃起きた。

Ada ihracatının %82'si, beşte dörtten fazlası, tarımsal ürünlerdir.

その島の輸出品の82%ーこれは5分の4以上になるがーは、農産物である。

Bir ankete göre, insanların beşte üçü uluslararası konulara ilgisiz.

ある調査によると、今日では5人中3人が外交問題には無関心のようだ。

Onlar saat beşte gitti, bu yüzden saat altıya kadar evde olmalılar.

- 彼等は五時に出発したから、六時には帰宅するはずです。
- 彼らは五時に出たので、六時までには家に着くはずです。

O ne zaman gitti? Öğleden sonra dörtte miydi yoksa beşte miydi?

彼女はいつ出発したのですか。午後の四時それとも五時ですか。

- O, on bir on beşte oldu.
- O, on biri çeyrek geçe oldu.

それは11時15分に起こった。