Translation of "Alırım" in Japanese

0.011 sec.

Examples of using "Alırım" in a sentence and their japanese translations:

Bantları satın alırım.

私はテープを買います。

Seni öğlen alırım.

お昼にお迎えに参ります。

İyi dostlarımdan güç alırım.

そして俺の友達

Umarım yakında haberlerinizi alırım.

すぐに連絡をいただけるのを楽しみにしています。

Zengin olursam onu alırım.

もし金持ちになったらそれを買うんだが。

Yerinde olsam, şunu alırım.

私ならそれを買います。

Kitap okuyarak bilgi alırım.

私は本を読むことによって知識を得る。

Ben borç para alırım.

私は、金を借ります。

Bir aktör olarak, senaryolar alırım

役者として 私は台本をもらいます

Yeterli param olsa, kitabı alırım.

もしかねが十分あればその本を買うんだが。

Ara sıra ondan haber alırım.

ときたま彼から便りがあります。

Ben mağazalarda birçok şey alırım.

たいていの物は百貨店で買います。

Fakir olmasam o arabayı alırım.

- 貧乏でなければその車を買うのだが。
- 貧しくなければ車を買うのに。

İngilizcede yeterliyse, onu işe alırım.

彼が英語に堪能であれば私は彼を雇います。

Çocukları oynarken izlemekten zevk alırım.

- 子供が遊んでいるのを見るのが好きです。
- 子どもたちが遊ぶのを眺めるのは楽しいよ。

Her yıl arkadaşımdan haber alırım.

毎年友達から便りがある。

Ben genellikle akşamleyin duş alırım.

私はたいてい夕方シャワーを浴びます。

Ben seyahat etmekten zevk alırım.

私は旅行が好きです。

Kitapları şehir kütüphanesinden ödünç alırım.

私は市立図書館で本を借りています。

Sizin için bu çantayı alırım.

- このバッグをお持ちしましょう。
- このバッグお持ちしましょう。
- このバッグ、持ってあげるよ。
- このバッグ買ってあげるよ。

Ben genellikle sekiz numara ayakkabı alırım.

普通私はサイズ八番の靴をはいている。

Arada bir ondan bir çağrı alırım.

私はときどき彼女から電話をもらう。

Tatlı şeyler ve kitaplardan zevk alırım.

私が賞味ものは甘い物と本です。

Uyanırım, telefonumu alırım, e-postalarıma bakarım,

朝起きて 携帯を手に取り メールをチェックしたり

Her yıl, okul için yeni defterler alırım.

毎年私は学校用として新しいノートを買う。

Bu yaz sadece beş gün izin alırım.

私は今年の夏は5日だけ休暇を取る。

Ben dışarıya giderken yanımda bir şemsiye alırım.

私は外出するときには傘を持って行く。

Ben sık sık ondan bir mektup alırım.

私はたびたび彼から手紙をもらう。

Ben genellikle kıyafetlerimi büyük mağazadan satın alırım.

私は服についてはたいていそのデパートで買います。

Zengin olsam, ben güzel bir ev satın alırım.

もし私が金持ちならば、立派な家を買うのだが。

Ben, genellikle bu servis istasyonunda arabaya benzin alırım.

たいていこのガソリンスタンドで自動車にガソリンを入れる。

Ben her zaman kahvaltıda kahve ve tost alırım.

- 朝食はコーヒーとパンに決めている。
- 朝食はいつもコーヒーとトーストです。

Gümüşümü mülkiyetinde bir madeni olan bir adamdan alırım.

鉱山を所有している人から銀を買っています。

Ben her zaman kredi ile pahalı ürünler alırım.

高価なものはいつもクレジットで買うことにしている。

Ben genellikle yerel bir mağazada giysi satın alırım.

私は衣類は普通地元の店で買います。

Ben her zaman dondurulmuş olanların yerine taze sebzeler alırım.

- 私は冷凍野菜は買わずに、いつも生野菜を買います。
- 私はいつも冷凍野菜ではなく生鮮野菜を買います。

- Seni evinden beşte alacağım.
- Saat beşte sizi evinizden alırım.

五時に車であなたの家に迎えに行きます。

Benim için her zaman üç şey vardır. Ailemden güç alırım.

俺にとっては3つある まずは自分の家族だ

Okumaktan, şöminenin yanında sarılmaktan ve yavaş dans etmekten zevk alırım.

読書と暖炉の側で抱き合うのとスローダンスが好き。

- Yazın her sabah banyo yaparım.
- Yazın her sabah banyo alırım.

私は夏には毎朝入浴する。

- Onu senin için alayım.
- Bırak, ben alayım.
- Durun, ben alırım.

僕がやりますよ。

Müstehcen fıkraları sevmem fakat onları anlattığında ondan çok zevk alırım.

私は下品な冗談は好きじゃないんだが、君がそんな冗談を口にするのは私は気に入ってるんだ。

Genellikle tenis oynadıktan sonra bir duş alırım, ama bugün alamadım.

- 私は普段テニスをした後シャワーを浴びるが、今日はできなかった。
- わたしは普段テニスの後シャワーを浴びるのだが、今日は浴びられなかった。

Biraz pahalı olsalar bile, ben daime en iyi ürünleri satın alırım.

たとえ多少高くても、いつも最高の品質の製品を買うことにしています。

- Yeterli param olsaydı, bu kamerayı alırdım.
- Yeterli param olsa, bu kamerayı alırım.

- 十分なお金があれば、このカメラを買えるのに。
- お金が十分にあれば、このカメラを買えるのに。

- Şimdi 1,000,000 yenim olsa, bir araba alırım.
- Şimdi bir milyon yenim olsa, bir araba alırdım.

もし今、私が100万円持っていたら、車を買うであろう。