Translation of "Asker" in Japanese

0.005 sec.

Examples of using "Asker" in a sentence and their japanese translations:

- Asker eylemde öldürüldü.
- Asker, operasyon sırasında öldürüldü.

その兵士は戦死した。

Asker cesurca davrandı.

その兵士は勇敢に振る舞った。

Asker bacağından yaralandı.

その兵士は足を負傷した。

Asker uzanmış ölüyordu.

その兵士は死にかかっていた。

Asker sipere sığındı.

兵士は穴の中に避難した。

Biz asker değiliz.

私達は兵士ではありません。

Napolyon'un kendisi, “Ne asker!

ナポレオン自身は次のように述べています。

Asker yerde yaralı yatıyordu.

その兵士は傷ついて地面に横たわっていた。

Asker onun adını verdi.

その兵士は自分の名前を言った。

Asker yaralarını hafife aldı.

その兵士は自分の傷を軽く見ていた。

Asker bana su verdi.

- その兵士は、私に水をくれた。
- その兵士は私に水をくれた。

Asker mızraklarla ilgili endişeleniyor.

その戦士はヤリに敏感である。

Asker silahını adama doğrulttu.

兵士はその男に銃を向けた。

Yaralı asker güçlükle yürüyebiliyordu.

負傷した兵士はほとんど歩けなかった。

Asker acı ile inledi.

兵士は苦痛でうめいた。

- Burada bir sürü asker öldü.
- Bir sürü asker burada öldü.

ここで多くの兵士たちが死んだ。

O asker bana şunu öğretti,

その兵士は 昔の自分のように

Asker zerre kadar ölmekten korkmuyordu.

その兵士は死ぬのを少しも怖がっていなかった。

Asker yatakta acı içinde uzanıyordu.

その兵士はベッドに横たわってもだえ苦しんでいた。

Savaşta çok sayıda asker yaralandı.

その戦闘で多くの兵士が負傷した。

İki asker kapıda nöbet tuttu.

2人の兵士が、門のところで見張りをしていた。

Burada bir sürü asker öldürüldü.

- ここで多くの兵士たちが死んだ。
- 多くの兵士がここで殺された。

O asker bir komutan oldu.

あの兵士は先生になりました。

- İkinci Dünya Savaşı'nda birçok asker hayatını kaybetti.
- II. Dünya Savaşı'nda birçok asker öldürüldü.

多くの兵士が第二次世界大戦で亡くなった。

Asker, tüfeğiyle düşmana ateş açmayı reddetti.

その兵士は敵に向けてライフル銃を発射する事を拒否した。

Asker bacağından yaralanmıştı ve hareket edemiyordu.

その兵士は足を負傷していて動けなかった。

Yarası önemsizmiş gibi asker devam etti.

その兵士は自分の傷をものともしなかった。

Onun cesur bir asker olduğuna inanılır.

彼は勇敢な兵士であったと信じられている。

II. Dünya Savaşı'nda birçok asker öldürüldü.

多くの兵士が第二次世界大戦で亡くなった。

Asker kendi hayatı pahasına arkadaşını kurtardı.

兵士は自分の命を犠牲にして友人を救った。

Asker silahsız bir düşmana ateş etmeyi reddetti.

その兵士は丸腰の兵士を撃つことを潔しとしなかった。

Bir asker sık sık tehlikeyle yüzleşmek zorundadır.

兵士はしばしば危険に直面しなければならない。

asker ve parlak bir taktikçi ... ateşli mizacı onu alt etmedikçe.

兵士であり、優秀な戦術家でした…彼の激しい気質が彼を良くしない限り。

Kişisel ofisi veya kabine, çoğunlukla asker hareketlerini yöneten yetenekli sivil katipler,

転写受注、提出された報告書、および上の照合インテリジェンス

Sahtekarlık amaçlı saldırılar yapmak için kıyıya asker çıkarmayı başardı ; Napolyon ise

、迂回攻撃を行うために海岸に軍隊 を上陸させることができました 。ナポレオン

Nikolas, Avusturya egemenliğine karşı çıkan bir Macar isyanını bastırmak için asker gönderdi

ニコライはオーストリアに軍を送り、 ハンガリー独立運動の鎮圧に協力する

Bennigsen'in ordusunun 40%'ı 20.000 civarında asker ölü, yaralı ya da esir durumdaydı

ロシア軍の被害は戦死 負傷 捕虜2万 全体の40%に及んだ

1.Dünya Savaşı başlayalı 5 ay olmasına rağmen tüm ordulardan 1 milyon asker kayıp verildi.

第一次世界大戦は5ヵ月目を迎え、 既に戦死者は100万人に達していた

Acemi asker skandalı kamu görevlilerini ve rüşvet olarak RecruitCoscom'dan gizli payları alan politikacıları ilgilendiren bir rüşvet skandalıdır. Hisseler sürekli yükseliyordu.

リクルート事件は、値上がり確実であったリクルートコスモス社の未公開株を賄賂として受け取ったとして、政治家や官僚らが次々に逮捕された日本の汚職事件である。