Translation of "şanslı" in Japanese

0.010 sec.

Examples of using "şanslı" in a sentence and their japanese translations:

Şanslı sinek.

‎運がよかった

Birden şanslı oldum.

急に運が向いてきた。

Yedi şanslı bir sayıdır.

7は縁起のいい番号だ。

O kendini şanslı addetti.

彼は自分を幸運だと思った。

Bugün şanslı günüm değil!

今日は私の忌み日だ。

O şanslı bir adam.

彼は果報な男だ。

Bugün şanslı günün değil.

今日は君ついてないねえ。

Şanslı biri değil misin?

幸せなやつだなあ。

Tom'un şanslı olduğunu düşünüyorum.

- トムって運がいいよね。
- トムってラッキーだと思う。

Başarmamın nedeni şanslı olmamdı.

私が成功したのは運がよかったからです。

Ben kendimi şanslı saydım.

自分は運がいいと思う。

Petrolün keşfi şanslı bir rastlantıydı.

石油の発見は思いがけない幸運だった。

Ne şanslı bir kişi o!

彼はたいした肖り者だ。

Ben dünyadaki en şanslı adamım.

- 僕は世界で一番ついてる男なんだよ。
- 僕は世界で一番ラッキーな男なんだよ。

Yedinin şanslı bir sayı olduğuna inanılıyor.

7は幸運の数字だと信じられている。

Yedinin şanslı bir rakam olduğu söylenir.

7は運のよい数だと言われる。

O, ölümden döndüğü için çok şanslı.

幸運にも死をまぬがれた。

Ben bugün şanslı değilim gibi görünüyor.

なんか今日はついてないみたい。

Hayatta olduğum için ne kadar şanslı olduğumu,

繰り返し自分に言い聞かせました

Ben şanslı bir muhabbet kuşuyum, değil mi?

俺って幸せ者だな?

Bugün benim şanslı günüm değil gibi görünüyor.

なんか今日はついてないみたい。

Edgar Degas birçok ressamlardan daha şanslı idi.

エドガー・ドガは多くの画家達よりも幸運であった。

O böyle bir karısı olduğu için şanslı.

あんな妻がいるなんて彼は幸せだ。

Tom ne kadar şanslı olduğunun farkında değil.

トムはいかに自分が恵まれているか気付いていない。

Ben ne şanslı bir çocuk olduğumu biliyorum.

私は自分が何てラッキーな少年かわかっています。

Bu bir sanat ve şanslı bir kaza aslında.

芸術でもあり 幸運な事故でもある

Peki ya ortaokula gidebilen çok az şanslı genç?

中等学校に通っている 幸運な人はどうでしょう?

Yedi bazen şanslı bir sayı olarak kabul edilir.

7は運のよい数だといわれることがある。

Hem de arkadaşım Melissa gibi birçok insan şanslı değilken.

友達のメリッサのように 多くの人が死んだのだからと

Ancak bu kadar şanslı olmayan yüz milyonlarca genç var

でも 皆さんほど幸運でない若者たちが 数千万人もいます

İyi bir sağlığa sahip olduğum için, kendimi şanslı sayıyorum.

私は自分が健康で何よりだと思っている。

Dan doğum günü için bir iş arkadaşından şanslı kedi heykelciği aldı.

ダンは誕生日に同僚から招き猫をもらった。

Şanslı bir ruh seni terk ettiği zaman, bir başkası seni alır.Ben az önce bir iş sınavını geçtim.

捨てる神あれば拾う神あり。やっと採用試験に合格したよ。