Translation of "Yük" in Italian

0.006 sec.

Examples of using "Yük" in a sentence and their italian translations:

Yük.

sono tutti dei vissuti.

O hala bir yük millet, hala bir yük.

Sono tutti dei vissuti, proprio così.

Gemideki yük sırılsıklam oldu.

La merce sulla nave si è inzuppata.

Bu kaldırılamayacak kadar ağır bir yük;

È un carico troppo grande

Bir yük olmayı ne zaman durduracağım?

Quando smetterò di essere un peso?

Ben herkes için bir yük gibi hissediyorum.

- Mi sento un peso per tutti.
- Io mi sento un peso per tutti.

Önemli bir yük taşıyan bir uçak çöle düştü.

Un aereo con un carico prezioso si è schiantato nel deserto.

Atina'ya giden bir yük gemisi, bir iz bırakmadan Akdeniz'de battı.

- Una nave cargo, diretta ad Atene, è affondata nel Mediterraneo senza tracce.
- Una nave cargo, diretta ad Atene, affondò nel Mediterraneo senza tracce.

Ve aşırı yaz sıcağında uzun yürüyüşler adamlarına ağır bir yük vermeye devam etti.

E le lunghe marce nella calura estiva estrema hanno continuato a pesare sui suoi uomini.