Translation of "Düştü" in Chinese

0.011 sec.

Examples of using "Düştü" in a sentence and their chinese translations:

Merdivenden düştü.

她从梯子上摔了下来。

Yapraklar düştü.

叶子落了。

Tom düştü.

湯姆摔倒了。

Sıcaklık aniden düştü.

气温突然下降了。

Elma ağaçtan düştü.

那苹果从树上掉下来。

Düğmelerinizden biri düştü.

你的一個按鈕脫落了。

Dikiz aynası düştü.

後視鏡跌了下來。

O, yere düştü.

- 他摔倒在地。
- 他倒在地上。

Pirinç fiyatı düştü.

米价下跌了。

Yapraklar toprağa düştü.

树叶掉在地上。

Maymun ağaçtan düştü.

猴子從樹上掉了下來。

Çocuk yatağa düştü.

小孩從床上掉了下來。

Gözlüğün yere düştü.

你的眼镜掉在地上了。

O yere düştü.

- 他摔倒在地。
- 他倒在地上。

Tom balkondan düştü.

湯姆從陽臺上掉了下去。

Ateş düştü mü?

你退烧了吗?

Et fiyatı düştü.

肉价下跌了。

Jackson atından düştü.

杰克逊从马背上掉了下来。

Tom havuza düştü.

汤姆掉进了池塘。

Tom bisikletinden düştü.

汤姆从他的自行车上掉了下来。

- Dengesini kaybedip bisikletten düştü.
- Dengesini kaybetti ve bisikletinden düştü.

他失去了平衡,从自行车上摔了下来。

Termometre sıfırın altına düştü.

溫度計上的溫度跌到了零度以下。

Hisse senedi fiyatları düştü.

股價下跌了。

Bazı elmalar ağaçtan düştü.

有些蘋果從樹上掉了下來。

Büyük ağaca yıldırım düştü.

這棵大樹遭到雷擊。

Yere bir elma düştü.

一個蘋果落到了地上。

Yukarıdan bir kaya düştü.

一块岩石从上面落下。

Fiyatlar son zamanlarda düştü.

最近物價已經下降。

Masadan bir çatal düştü.

叉子从桌上掉了下来。

Şişe düştü ve kırıldı.

瓶子掉下来摔碎了。

Termometre dün gece sıfıra düştü.

昨夜温度计显示气温下降到零度。

Bir kadın, gemiden denize düştü.

有個女人從船上掉進了海裏。

Yaşlı kadın düştü ve kalkamadı.

那个老太太摔倒了爬不起来。

Dengesini kaybetti ve merdivenden düştü.

他失去了平衡,从梯子上摔了下来。

Tom dengesini kaybetti ve düştü.

Tom失去平衡並跌到了。

Dengesini kaybetti ve bisikletten düştü.

他失去了平衡,从自行车上摔了下来。

Kuru bir yaprak yere düştü.

一片枯葉落到了地上。

Büyük bir ağaç fırtınada düştü.

一棵大樹在暴風中倒下。

Hisse senedi fiyatları rekor seviyede düştü.

股票價格跌至歷史新低。

Buzdolabının kapağını açtığımda, bir elma düştü.

當我把冰箱門打開時,一顆蘋果掉了出來。

Tom üç haftadır hastalıktan yatağa düştü.

汤姆已经因病卧床三周了。

Tom nehrin buz gibi suyuna düştü.

汤姆掉进了冰冷的河水里。

Oğlan bir hayalet gördüğünde korkudan düştü.

那个男孩子见到鬼的时候吓了一跳。

İki damla gözyaşı onun yanaklarından aşağıya düştü.

两滴眼泪从她的脸颊滑落下来。

Tom bir adım geri çekildi ve düştü.

湯姆後退一步跌倒了。

Tom bütün gün çalıştı ve tamamen bitkin düştü.

Tom工作了一天,感到筋疲力尽。

Büyük bir bomba düştü ve çoğu insan hayatını kaybetti.

大炸彈從天而降,奪走了許多人的生命。

Daha fazla kağıt para kullanımını girdiği için değeri düştü.

当更多的纸币投入使用,价格就下跌了。

İblis efendisi sonunda bilincini kaybetti ve pat diye yere düştü.

大魔王終於失去知覺,砰的一聲倒在了地上。

Ani bir fırtınadan dengesini kaybettiği için, ip cambazı ölümüne düştü.

突然刮起一陣風,走鋼索的人失去了平衡便摔死了。

- Her şey bitti.
- Perde düştü.
- İşte bu kadardı.
- Hepsi bu kadardı.

谢幕了。

- Bizim planlar son dakikada suya düştü.
- Bizim planlar son dakikada başarısız oldu.

我们的方案在最后的时刻失败了。