Translation of "Düştü" in Arabic

0.006 sec.

Examples of using "Düştü" in a sentence and their arabic translations:

Omuzlarına düştü .

على كتفيه.

Ağaç düştü.

سقطت الشجرة.

Davası tamamen düştü.

تم إسقاط قضيته بالكامل.

Bu nereden düştü?

‫من أين سقط هذا؟‬

Borsa bugün düştü.

انخفضت الأسعار في سوق الأسهم اليوم.

Dikiz aynası düştü.

وقعت مرآة الرؤية الخلفية .

Gözlüğün yere düştü.

وقعت نظارتك على الأرض.

Meksika Körfezi'ne düştü.

انتقد في خليج المكسيك.

Et fiyatı düştü.

انهار سعر اللحم.

Tom bisikletinden düştü.

سقط توم من على دراجته.

Tom yere düştü.

سقط توم على الأرض.

Fadıl'ın notları düştü.

تدهورت نقاط فاضل في المدرسة.

Sami atından düştü.

سقط سامي من على حصانه.

Sam attan düştü.

سقط سامي عن الحصان.

Haftada 15 saate düştü.

إلى أقل من 15 ساعة في الأسبوع.

Yaşlı adam yere düştü.

وقع الرجل العجوز على الأرض.

Adam aniden yere düştü.

سقط الرجل على الأرض.

Benim ön dişim düştü.

وقعت سنّي الأمامية.

Fiyatlar son zamanlarda düştü.

انخفضت الأسعار مؤخراً.

Masadan bir çatal düştü.

وقعت شوكة من على الطاولة.

Fadıl yanlış kadına düştü.

وقع فاضل في حبّ المرأة الخطأ.

Dehşete düştü kibrim veya vicdanım."

فهل هذا صحوة ضميري أم تواضع غروري؟"

Kısa süre sonra , şehir düştü.

بعد فترة وجيزة، سقطت المدينة

O, düştü ve dizini incitti.

سقطت و أصيبت في ركبتها.

Kurşun kalemim masamın kenarına düştü.

سقط قلمي من حافة مكتبي.

Leyla bilmeden bir tuzağa düştü.

دخلت ليلى فخّا بدون أن تعلم.

Savaşta darbe alan Scipio, atından düştü.

في المشاجرة سقط سكيبيو من حصانه

Buzdolabının kapağını açtığımda, bir elma düştü.

وقعت تفاحة عندما فتحت باب الثلاجة.

Program başladıktan sonra bu rakam beşe düştü.

بعد بداية البرنامج، انخفضت أيام الفصل إلى خمسة أيام.

Ve korkusuna yeniş düştü kalp krizi geçirdi

وسقطت المخاوف ، أصيب بنوبة قلبية

Demek ki bu yöntemimiz de suya düştü

هذا يعني أن طريقتنا سقطت في الماء

Kadınımıza ne oldu da bu duruma düştü?

ماذا حدث لامراة سقطت في هذا الموقف؟

Önemli bir yük taşıyan bir uçak çöle düştü.

‫هبطت طائرة تحمل شحنة ثمينة ‬ ‫اضطرارياً في الصحراء. ‬

Abdul Mehdi hükümeti popüler protestoları sonrasında düştü ve açılışı

سقطت حكومة عبدالمهدي عقب احتجاجاتٍ شعبية وجاء مكانه

Büyük bir bomba düştü ve çoğu insan hayatını kaybetti.

سقطت قنبلة كبيرة، وفقد كثيرون حياتهم.

Orada, birkaç hafta sonra Berthier bir pencereden düştü ve öldürüldü.

هناك ، بعد بضعة أسابيع ، سقط برتييه من النافذة وقتل.

İtibarlarını mahvetmek istedikleri için tüm suç Sigismund ve Mircea'ya düştü.

اتّهم الإفرنجة سيغيسموند و ميركيا بأنهم يريدون سرقة كل المجد.

Şehirden çıkan tek köprü çok erken yıkıldığında 30.000 adam esir düştü.

عندما تم تفجير الجسر الوحيد خارج المدينة في وقت مبكر جدًا ، أصبح 30000 رجل سجناء.

Yeni arabamın üstüne bir ağaç düştü ve onu hurdaya ayırmak zorunda kaldım.

سقطت شجرة فوق سيارتي الجديدة وأجبرت على أخذها لساحة الخردوات.

Borsa bu yıl birkaç kez, tek bir gün içinde % 1'den fazla düştü.

عدة مراة هذا العام ، سوق الاوراق المالية انخفض لاكثر من واحد بالمئة في اليوم الواحد.

Düştü. Ünlü Viking'e korkunç bir ölüm vermeye karar veren Hıristiyan kralı Ella tarafından esir alındı

تم أسره من قبل ملكها المسيحي ، إيلا ، الذي قرر أن يتسبب في وفاة

- Tom yüzüstü yere kapaklandı.
- Tom yüzünün üzerine düştü.
- Tom yüzüstü yere yapıştı.
- Tom yüzükoyun yere kapaklandı.
- Tom yeri öptü.
- Tom eline yüzüne bulaştırdı.

سقط توم على وجهه.