Translation of "Tavsiyesini" in Hungarian

Tavsiyesini hiç beklemiyordum,

Váratlanul ért a javaslata.

Öğretmeninin tavsiyesini dinlemelisin.

A tanárod tanácsát kellene követned.

Babanın tavsiyesini dinlemelisin.

Hallgatnod kéne apád tanácsára!

Tom'un tavsiyesini aldım.

Megfogadtam Tomi tanácsát.

Tom'un tavsiyesini dinlemeliydim.

Követnem kellett volna Tom tanácsát.

Doktorunuzun tavsiyesini dinlemelisiniz.

Követned kéne a doktorod tanácsát.

Onun tavsiyesini takip edebilirsin.

Akár az ő tanácsát is követheted.

Biz onun tavsiyesini dinlemeliyiz.

Meg kellett volna fogadnunk a tanácsát.

Tom'un tavsiyesini dinlemem gerekirdi.

Követnem kellett volna Tom tanácsát.

Onların tavsiyesini görmezden geldim.

Figyelmen kívül hagytam a tanácsukat.

Tom'a tavsiyesini sormayı unuttum.

Elfelejtettem Tom tanácsát kérni.

Ben Tom'un tavsiyesini izledim.

Követtem Tomi tanácsát.

Onun tavsiyesini takip etmelisin.

Követned kéne a tanácsát.

O, annesinin tavsiyesini görmezden geldi.

Nem törődött az anyja tanácsával.

Tom Mary'nin tavsiyesini görmezden geldi.

Tom figyelmen kívül hagyta Mary tanácsát.

Tom Mary'nin tavsiyesini takdir etti.

Tomi értékelte Mari javaslatát.

- Tom, Mary'nin tavsiyesini dinlemedi.
- Tom, Mary'nin tavsiyesini izlemedi.
- Tom, Mary'nin tavsiyesine uymadı.

Tom nem fogadta meg Mary tanácsát.

- Onun tavsiyesini almalıydın.
- Onun tavsiyesine uymalıydın.

- Meg kellett volna fogadnod a tanácsát.
- Meg kellett volna fogadnotok a tanácsát.

- Annenin tavsiyesini izlemelisin.
- Annenin tavsiyesine uyman gerekir.

Neked anyád tanácsára kell hallgatnod.

Ben ailemin tavsiyesini önemsemeye başladığımda büyüdüğümü fark ettim.

Hogy felnőtt lettem, úgy vettem észre, hogy kezdtem elfogadni a szüleim tanácsát.

- Niçin onun fikrini sormuyoruz?
- Onun tavsiyesini alsak ya.

Miért nem kérjük a tanácsát?

Muhtemelen o onun tavsiyesini uymayı reddedecektir, çünkü ondan hoşlanmamaktadır.

Valószínűleg nem lesz hajlandó megfogadni a tanácsát, mert nem kedveli őt.

O ona kullanılmış araba almamasını tavsiye etti fakat o onun tavsiyesini dinlemedi.

Azt ajánlotta neki, hogy ne vegyen használt autót, de ő nem fogadta meg a tanácsát.